
Canavarca Hisle veya Eziyet Çektirerek Kasten Öldürme Suçu (TCK m.82/1-b)
Giriş
Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yaşam hakkı, en üst düzeyde koruma altına alınmıştır. Kasten öldürme suçu (TCK m.81), insan yaşamını ortadan kaldırmayı yasaklarken, nitelikli haller (TCK m.82) suçu daha ağır hale getiren durumları düzenler. Bu nitelikli hallerden biri de **“canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme”**dir.
TCK m.82/1-b’ye göre:
“Bir insanı canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldüren kişi, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.”
Bu hüküm, insan onurunu ve yaşam hakkını en ağır şekilde ihlal eden fiilleri caydırıcı şekilde cezalandırmayı amaçlamaktadır.
1. Canavarca His ve Eziyet Kavramları
1.1. Canavarca His
“Canavarca his”, failin sırf acı vermekten zevk alarak, olağan insan duygularını aşan, vahşet düzeyine ulaşan bir psikolojiyle hareket etmesidir. Örneğin; kurbanın vücudunu parçalamak, işkenceyle öldürmek bu kapsama girer.
1.2. Eziyet Çektirme
“Eziyet çektirme”, mağdurun ölümünü hızlıca gerçekleştirmek yerine, uzun süreli acı, işkence veya ıstırap yaşatacak yöntemlerle öldürülmesini ifade eder. Yani mağdurun can çekişmesi, ağır bedensel acılar yaşaması sağlanıyorsa bu unsur gerçekleşmiş olur.
2. Hukuki Unsurlar
2.1. Hukuki Konu
Korunan hukuki değer, insanın yaşam hakkı ve onurudur.
2.2. Fail ve Mağdur
- Fail: Herkes olabilir, özel bir nitelik aranmaz.
- Mağdur: Yaşayan her insan olabilir.
2.3. Manevi Unsur
Failin kastı yanında, özel bir eziyet çektirme veya vahşet saiki bulunmalıdır. Yani fail sadece öldürmek istememeli, aynı zamanda işkence ve acı verme iradesi taşımalıdır.
3. Yaptırım
Bu suçun cezası, TCK m.82/1-b uyarınca:
- Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıdır.
Bu ceza, müebbet hapse göre daha ağırdır ve koşullu salıverilme ihtimali çok daha sınırlıdır.
4.YARGITAY UYGULAMASI
Canavarca Hisle veya Eziyet Çektirerek Öldürme (TCK m. 82/1-b)
Yargı kararları, “canavarca his” kavramını net olarak tanımlamamıştır. Bazı yargı kararlarında tekrarlanan tanım şudur; “Canavarca hisle adam öldürmekten maksat, sadece öldürmüş olmak için öldürmek, öldürülenin acı çekmesinden zevk duymak için öldürmek, silahın tesirini denemek için öldürmek gibi vahşi duygularla adam öldürmektir.”
Canavarca hisle öldürme suçunun oluşumunda, yargı kararlarında öne çıkan husus, eylemin icra şekli değil, failin sahip olduğu his/saikin önemli olduğudur, suçun işlenme şekli, canavarca hisse değil, ancak aynı bentte düzenlenen eziyet kavramına girmektedir. Bazı kararlarda ise suçun icra şeklinden hareketle eylemin canavarca hisle öldürme olduğu da kabul edilmektedir. Ancak eylemin canavarca his sevki ile işlenmesi başka şey, işleniş tarzının canavarca olmasının başka şey olduğu dikkate alınmalıdır.
Canavarca his ile öldürme suçunda tahrik hükmü uygulanmaz.
Gerek eziyeti bağımsız bir suç olarak tanımlayan TCK’nın 96. maddesinde, gerekse eziyet çektirerek öldürmeyi nitelikli suç kabul eden TCK’nın 82/1-b maddesinde tanım yapılmamıştır. Ancak, TCK’nın 96. maddesinin gerekçesinde; “bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışlarda bulunulması” şeklinde açıklamaya yer verilmiştir. Eziyet, işkenceden farklı olarak herkes tarafından işlenebilen bir suçtur. Eziyet çektirerek öldürme, bir kişiyi, insan onuruyla bağdaşmayacak şekilde, bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine yol açacak davranışlarda bulunarak, sistematik bir şekilde ve belli bir süreç içinde devam eden, süreklilik arz edecek şekilde kasten yaralama gibi eylemlerle öldürmedir.
Canavarca his, failin iç dünyasına, psikolojisine ait bir kavram, eziyet çektirmek ise suçun işleniş şekline ilişkin, failin dış dünyasına yansıyan ve mağdurun vücudunda etkisini gösteren davranıştır.
Bendin gerekçesinde bu husus “kişi hemen değil, belli bir süreç içinde acı çektirilerek öldürülmektedir. Örneğin kişiye gözleri çıkarılarak, kulağı ve sair organları kesilerek acı çektirilmekte ve sonuçta öldürülmektedir” şeklinde açıklama yapılmıştır.
Eziyet çektirerek öldürme, ölümü meydana getirmek bakımından zorunlu olmayan ve ölüme takaddüm eden vahşice hareketler olup sanığın öldürme kastının yanında işkence ve azap çektirme kastının da bulunması gerekir. Yalnız öldürme kastını gerçekleştirmek için yapılan eylemler eziyet çektirme niteliğinde değildir.
Yargıtay uygulamasına göre; el ve ayaklarını bağladığı maktulü boğarak öldürmesi dışında, kızgın zeytinyağını başından aşağı dökmesi, maktulü yakarak öldürmesi, öldürme fiilinden önce, maktulün cinsel organının kesilmesi ya da parçalanması, cinsel organa ya da makata yaralayıcı, bereleyici cisim sokulması, el, ayak ve kulakların kesilmesi, gözün çıkarılması, sigara ve yanıcı maddelerle vücuda eza ve cefa verilmesi eziyet çektirerek öldürme suçunu oluşturmaktadır.
Eziyet çektirerek öldürme, suçun işleniş şeklinden kaynaklanan bir nitelikli hal olduğundan, kişide yanılma ve sapma gibi sebeplerden etkilenmez.
Eziyet çektirerek öldürme suçunda, ölümün eziyet oluşturan davranışlardan meydana gelmesi zorunlu değildir. Bunların ölüm öncesi gerçekleştirilmiş olması gerekli ve yeterlidir.
Eziyet çektirerek öldürme suçunda koşulları bulunması durumunda haksız tahrik hükümleri uygulanabilir.
KONU İLE İLGİLİ YARGITAY BİRİNCİ CEZA DAİRESİ KARARLARI
“Olay günü isteğiyle alkol ve tiner alan sanığın, ikametine gitmek için apartmana giren mağdurun arkasından yaklaşarak, kapşonunun ipini boğazına dolamak suretiyle sıkmaya başladığı, mağdurun bağırarak yardım istediği, sanığın “gel buraya öldüreceğim seni” dediği bağırma seslerini duyan tanık Dilek’in “abi yetiş” demesi üzerine sanığın koşarak olay yerinden uzaklaştığı, mağdurun eylem nedeniyle basit şekilde yaralandığı olayda, …… Mahkemenin oluşa uygun kabulüne göre ve Dairemiz uygulamalarına göre, sanık hakkında TCK.nın 82/1-b maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığının gözetilmemesi,” (1.CD. 2015/356 E. – 2015/3344 K.)
“Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın, olaydan bir gün önce para karşılığı cinsel ilişkiye girdiği maktule ile olay günü aynı amaçla buluşup sonrasında birlikte maktule’nin evine gittikleri, burada henüz cinsel ilişki yaşanmamışken belirlenemeyen bir nedenle maktuleyi 7 adeti tek başına öldürücü nitelikte olacak şekilde vücudunun, 28 ayrı yerinden bıçaklamak suretiyle öldürdüğü olayda; ……. Canavarca bir his şevki ile öldürme suçunda, sırf öldürmüş olmak için eylemin gerçekleştirilmesi gerekmekte olup, sanık tarafından maktulde öldürme neticesini almaya yönelik olarak pek çok sayıda öldürücü nitelikte kesici yara meydana getirilmesinin, başlı başına suçun canavarca bir hisle işlendiğini kabule elverişli kesin ve yeterli kanıt sayılamayacağı gözetilmeksizin; sanığın, kasten öldürme suçundan TCK’nın 81.maddesi yerine, yazılı şekilde suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek TCK’nın 82/1-b maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,” (1.CD. 2013/2202 E. – 2013/5072 K.)
“Oluşa ve dosya içeriğine göre; maktule Hale’nin sanık Kazım ile birlikte yaşadığı, olay tarihinde sanığın 22 bıçak darbesiyle yaralayarak maktuleyi öldürdüğü olayda; pek çok yara ika edilmesinin tek başına suçun canavarca hisle ya da eziyet çektirerek işlendiğini kabule yeterli bulunmadığı, canavarca hisle öldürme, sırf öldürmüş olmak için öldürme, ölenin acı çekmesinden zevk duymak için öldürme olup, eziyet çektirerek öldürme ise ölümü meydana getirme bakımından zorunlu olmayan ve ölüme takaddüm eder vahşice hareketler olup sanığın öldürme kastının yanında işkence ya da eziyet çektirme kastının da bulunması gerektiği, sanığın canavarca hisle ya da eziyet çektirerek öldürme amacıyla hareket ettiğini kabule yeterli her türlü kuşkudan uzak yeterli kesin kanıt bulunmadığı gözetilmeyerek, sanık hakkında kasten öldürme suçundan TCK’nın 81/1, 29/1 ve 62/1 maddeleri uyarınca karar verilmesi gerekirken, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek TCK’nın 82/l-b maddesi gereğince hüküm kurulması,” (1.CD. 2012/4790 E. – 2012/9500 K.)
“Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, komşusu maktul ile birlikte apartmanın sığınağına indikleri, eşyaların düzenli konulması konusunda konuştukları sırada sanığın, depoda bulunan baltayı alarak künt tarafı ile maktulün kafasına vurduğu, yere düşen maktulün boyun bölgesine baltayla maktulün başını gövdeden ayıracak şekilde birçok kez vurarak öldürdüğü olayda;
Sadece öldürme kastına yönelik çok sayıdaki yaranın ve sebepsiz öldürmenin canavarca his saikiyle öldürme suçunun kanıtı sayılamayacağı anlaşılmakla, sanığın kasten öldürme suçundan cezalandırılması yerine, suç niteliğinde hataya düşülerek yazılı şekilde canavarca hisle öldürme suçundan hüküm kurulması,” (1.CD. 2013/3824 E. – 2013/7924 K.)
“Oluşa ve dosya içeriğine göre, suç tarihinde sanıklar Yaşar, Kadir, Ahmet ve Abdullah’ın birlikte hareket ederek mağdurun üzerine tiner döküp yaktıkları, etraftan gelen şahıslarca söndürülmeye çalışılarak hastaneye kaldırılan mağdurun, yüzünde, kafasında, sırtında, sağ ve sol eli ile parmaklarında, sağ ve sol kollarında, göğüs ön üst yan duvarda olmak üzere saçlı deriden her iki femoral bölgenin üst kısmına kadar olan alanda, vücudunun yüzde altmışlık bölgesinde üçüncü derecede alev yanıkları oluşmasına, el bileklerinde kontraktüre, parmaklarında deformiteye,göz kapaklarında ve dudaklarında çekilmelere, fasciatomi, trakeostomi, eskaratomi, debridman, kontraktür açılımı, eklem amputasyonu, dezartikülasyon uygulanmasına, çehrede sürekli değişikliğe, organ işlev yitimine ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaralandığı olayda, eyleme bağlı kastın öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, TCK’nın 82/1-b-e, 35.maddeleri gereğince hüküm kurulması yerine, suç vasfında hataya düşülerek kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,” (1.CD. 2011/3335 E. – 2013/6286 K.)
5. Şüpheli/Sanık Açısından Hukuki Durum
Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçlamasıyla karşılaşan kişiler için:
- Tutuklama kararı verilmesi kuvvetle muhtemeldir.
- Savunmada, fiilin niteliği, kastın şekli ve delillerin değerlendirilmesi kritik önem taşır.
- Haksız tahrik veya meşru savunma iddiaları, olayın özelliklerine göre gündeme gelebilir.
- Bu tür dosyalar ağır ceza mahkemelerinde görüldüğünden, şüpheli veya sanıkların uzman ceza avukatından hukuki destek alması zorunlu denecek kadar önemlidir.
6. Mağdur/Müşteki Açısından Hukuki Durum
Bu suç mağdur açısından ölümle sonuçlanır. Dolayısıyla mağdur yakınlarının hakları ön plana çıkar:
- Ceza davasına katılma hakkı ile sürece müdahil olabilirler.
- Maddi ve manevi tazminat davaları açabilirler.
- Kamuoyu hassasiyeti yüksek olduğundan, mağdur yakınlarının davayı etkin şekilde takip etmesi önemlidir.
Mağdur yakınları da bu süreçte ceza avukatı desteği alarak, adaletin sağlanmasına katkıda bulunmalıdır.
7. Toplumsal Önemi
Canavarca hisle veya eziyet çektirerek işlenen öldürme fiilleri, toplum vicdanında derin yaralar açar. Bu nedenle TCK, bu tür fiillere en ağır yaptırımı öngörmüş ve cezaların caydırıcı olmasını amaçlamıştır.
8. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
❓ Canavarca hisle öldürme ile basit kasten öldürme arasındaki fark nedir?
➡ Basit kasten öldürmede yalnızca öldürme kastı vardır. Canavarca histe ise öldürmenin yanı sıra eziyet ve vahşet duygusuyla hareket edilir.
❓ Eziyet çektirerek öldürmede, failin niyeti nasıl anlaşılır?
➡ Failin eylem tarzı, mağdurun ölüm şekli ve olayın koşulları göz önünde bulundurularak değerlendirilir.
❓ Bu suçlarda ceza indirimi yapılabilir mi?
➡ Genel olarak ağırlaştırılmış müebbet cezası öngörülse de, haksız tahrik veya takdiri indirim nedenleri tartışılabilir. Ancak mahkemeler genellikle bu suçlarda indirime çok ihtiyatla yaklaşır.
❓ Mağdur yakınları dava sürecinde ne yapmalı?
➡ Ceza davasına katılmalı, haklarını korumak için alanında uzman bir avukatla süreci yürütmelidirler.
Sonuç
TCK m.82/1-b’de düzenlenen “canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme suçu”, Türk Ceza Hukuku’nun en ağır cezayı öngördüğü fiillerden biridir. Hem bireysel hem toplumsal açıdan büyük yıkıma neden olan bu suçun:
- Şüpheli/sanık açısından, profesyonel savunma yapılması,
- Mağdur/müşteki yakınları açısından, etkin takip ve hak arama süreci işletilmesi
zorunludur.
Her iki taraf için de sürecin sağlıklı yürütülmesi adına uzman ceza avukatı desteği büyük önem taşımaktadır.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.