
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu
Özel kanunlarla ilişki
Madde 5- (1) Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.
GEREKÇE:
Özel ceza kanunlarında ve ceza içeren kanunlarda suç tanımlarına yer verilmesinin yanı sıra, çoğu zaman örneğin teşebbüs, iştirak ve içtima gibi konularda da bu kanunda benimsenen ilkelerle çelişen hükümlere yer verilmektedir. Böylece, ceza kanununda benimsenen genel kurallara aykırı uygulamaların yolu açılmakta ve temel ilkeler dolanılmaktadır. Tüm bu sakıncaların önüne geçe bilmek bakımından, ayrıca hukuk uygulamasında birliği sağlamak ve hukuk güvenliğini sağlamak için; diğer kanunlarda sadece özel suç tanımlarına yer verilmesi ve bu suçlarla ilgili yaptırımların belirlenmesi ile yetinilmelidir. Buna karşılık, suç ve yaptırımlarla ilgili olarak bu kanunda belirlenen genel ilkelerin, özel kanunlarda tanımlanan suçlar açısından da uygulanmasının temin edilmesi gerekmektedir. Aksi yöndeki düzenlemelerin hukuk devleti ve eşitlik ilkelerine aykırılık oluşturması nedeniyle Hükûmet Tasarısındaki madde metni değiştirilmiştir.
Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı
Madde 10 – Bu kanundaki hükümler, hususi ceza kanunlarının buna muhalif olmayan mevaddı hakkında da tatbik olunur.
AÇIKLAMALAR
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu Genel Hükümlerinin Özel Ceza Kanunları ve Ceza İçeren Kanunlarda Uygulanması: TCK Madde 5’in Ayrıntılı İncelenmesi
Giriş
Türk Ceza Hukuku sisteminde, ceza kanunlarının uygulanmasında yaşanan karmaşalar, başta 765 sayılı eski Türk Ceza Kanunu döneminde ciddi sorunlara yol açmıştır. Eski kanunun 10. maddesi, özel ceza kanunlarının genel hükümlere aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağını öngörmüş olmakla birlikte, yüzlerce kanunda farklı usul ve hükümlerin yer alması uygulamada önemli bir belirsizliğe neden olmuştur. Bu belirsizlik, özellikle ceza hukukunun temel prensiplerinin uygulanması ve istisnaların tespiti noktasında zorluklar yaratmıştır. 5237 sayılı Yeni Türk Ceza Kanunu (TCK), bu soruna çözüm arayışıyla, özellikle 5. maddede kapsamlı bir düzenleme getirmiştir. Bu çalışma, TCK’nın 5. maddesini hukuki bağlamı, kapsamı ve uygulamadaki yansımalarıyla detaylı şekilde değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
1. Eski Dönem Düzenlemeleri ve Ortaya Çıkan Problemler
1.1 765 Sayılı TCK’nın 10. Maddesi ve Uygulamadaki Zorluklar
765 sayılı TCK’nın 10. maddesinde, “Ceza kanunundaki hükümlerin, özel ceza kanunlarının aykırı olmayan düzenlemeleri hakkında da uygulanacağı” belirtilmiştir. Ancak pratikte, yüzlerce ceza hükmü içeren farklı kanunlarda her biri için ayrı usul ve özel hükümler öngörülmesi, 765 sayılı TCK’nın genel hükümlerinin diğer kanunlar açısından uygulanmasını neredeyse imkânsız hale getirmiştir. Örneğin, bazı kanunlarda genel hükümler geçerli iken, başka maddelerde özel hükümler esas alınmıştır. Bu durum hukuki belirsizliğe ve uygulamada farklı yorumlara yol açmıştır.
1.2 İnfaz Kanunu ve Diğer Kanunlarda İstisnalar
Benzer sorunlar, 647 sayılı İnfaz Kanunu için de geçerlidir. İnfaz Kanunu’nun hükümlerine karşı diğer kanunlarda getirilen istisnalar, kanunlar arası uyumu zedelemiştir. Ayrıca, 765 sayılı TCK’nın özel kısmında, teşebbüs, iştirak, içtima, tekerrür gibi önemli kavramlara ilişkin özel düzenlemelerin yer alması, genel hükümlerle özel hükümler arasında tutarsızlıklar yaratmıştır.
1.3 Örnek Olay: Orman Kanunu ve Müsadere Uygulaması
Örneğin, Orman Kanunu’nun 108. maddesine göre kaçak emval nakleden araçların müsadere edilmesi öngörülürken, aynı konuda 765 sayılı TCK’nın 36. maddesi kapsamında genel müsadere hükümleri uygulanmıştır. Bu gibi durumlar, uygulamada kafa karışıklığı yaratmış ve hangi hükmün esas alınacağı konusunda hukuki sorunlar doğurmuştur.
2. 5237 Sayılı TCK’nın 5. Maddesi: Temel Düzenleme ve Amacı
2.1 Madde Metni ve Kapsamı
TCK’nın 5. maddesi, “Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu hüküm, ceza hukukunda birlik ve sistematikliği sağlamak amacıyla getirilmiş olup, genel hükümlerle özel hükümler arasındaki ilişkiyi netleştirmiştir.
2.2 Genel Hükümlerin Tanımı
TCK’nın genel hükümleri, 1-75. maddeler arasında düzenlenen hükümler olup; suçun unsurları, cezanın belirlenmesi, zamanaşımı, tekerrür, müsadere, suçlarda kast ve taksir, cezaların türleri ve infaz şekilleri gibi temel ceza hukuku kavramlarını içermektedir. Bu hükümler, tüm ceza hukuku alanında geçerli temel ilkeler olarak kabul edilmiştir.
3. TCK Genel Hükümlerinin Özel Ceza Kanunları ve Ceza İçeren Kanunlarda Uygulanması
3.1 Zorunlu Uygulama İlkesi
TCK’nın 5. maddesi, genel hükümlerinin özel ceza kanunlarında da zorunlu olarak uygulanacağını açıkça belirtmektedir. Böylece, özel ceza kanunları sadece suçun unsurlarını ve ceza miktarını düzenlemekle yetinmiş, ceza hukuku alanında temel kurallar YTCK genel hükümlerine bırakılmıştır.
3.2 Özel Hükümlerin Sınırlı Geçerliliği
Özel ceza kanunlarındaki tanımlar ve düzenlemeler yalnızca ilgili kanun açısından geçerlidir; bu nedenle TCK’nın özel hükümleri (76-345. maddeler arası) özel kanunlar için bağlayıcı değildir. Örneğin, rüşvet suçu tanımı TCK 252/3. maddesinde düzenlenmiş olup, bu tanım başka kanunlar açısından bağlayıcı değildir, aksi yollama yapılmadıkça.
3.3 Ceza İçeren Kanunlar ile Özel Ceza Kanunları Arasındaki Ayrım
Özel ceza kanunları, tamamen ceza hukuku alanında düzenlenmiş suçları içerirken; ceza içeren kanunlar, esas itibarıyla ceza hukuku dışındaki alanlarda bazı yasak eylemleri cezalandıran kanunlar olarak tanımlanır. TCK’nın genel hükümleri her iki tür kanun açısından da geçerlidir.
4. Uygulama Süreci ve Yürürlük Tarihleri
4.1 Geçiş Dönemi ve Erteleme
TCK, 1 Haziran 2005’te yürürlüğe girmiş olmasına rağmen, 5252 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesiyle 31 Aralık 2008 tarihine kadar genel hükümlerinin özel ceza kanunlarında uygulanması ertelenmiştir. Bu erteleme dönemi boyunca, özel kanunlarda TCK’ya aykırı hükümler yürürlükte kalmıştır.
4.2 Yasal Uyumluluk Çalışmaları
Bu süreçte, 5728 sayılı Kanun ile yüzlerce kanunda TCK’nın genel hükümlerine uyum için değişiklikler yapılmış ancak bazı kanunlarda uyum sağlanamamıştır. Bu nedenle, 2008 sonrasında TCK’nın 5. maddesi kapsamındaki hükümler öncelikli ve bağlayıcı hale gelmiştir.
5. TCK’nın 5. Maddesi Kapsamında İstisnalar ve Uygulamadaki Sorunlar
5.1 Askeri Ceza Kanunu’ndaki İstisnalar
5329 sayılı Kanun ile Askeri Ceza Kanunu’na eklenen ek 8. madde, TCK’nın genel hükümlerine ilişkin düzenlemelere istisna getirmiştir. Bu madde ile askerî suçlarda, özellikle seçenek yaptırımlar, ön ödeme, zamanaşımı ve hak yoksunlukları konularında TCK genel hükümleri uygulanmamaktadır. Bu durum, kanun koyucunun açık bir istisna niyetini göstermektedir.
5.2 Terörle Mücadele Kanunu’ndaki Özel Düzenlemeler
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 13. maddesi ise, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, seçenek yaptırımlara çevirme ve erteleme gibi hükümler açısından özel istisnalar getirmiştir. Ancak çocuklar açısından bu istisnalar uygulanmamaktadır.
5.3 İstisnaların Hukuki Değerlendirmesi
Bu istisnalar, ceza hukuku sisteminde genel ilkeler ile özel alanların dengelenmesi amacı taşımakla birlikte, uygulamada bazı hukuki sorunlara ve yorum farklılıklarına yol açmaktadır. Bu nedenle, istisnaların sınırları ve uygulama esasları üzerinde tartışmalar devam etmektedir.
Sonuç ve Değerlendirme
5237 sayılı TCK’nın 5. maddesi, ceza hukukunda genel hükümlerle özel kanunlar arasındaki karmaşayı gidermek ve uygulamada birlik sağlamak amacıyla kritik bir düzenleme getirmiştir. Genel hükümler, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlarda zorunlu olarak uygulanmakta, özel kanunlar ise suçun tanımı ve ceza miktarı gibi sınırlı hususlarda düzenleme yapmaktadır.
Buna karşın, askerî ve terörle mücadele gibi özel alanlarda getirilen istisnalar, hukuk sisteminde hâlen çözülmesi gereken sorunları ortaya koymaktadır. İleride kanun koyucunun bu alanlarda daha net ve sistematik düzenlemeler yapması, ceza hukukunda uyum ve hukuk güvenliği açısından önem taşımaktadır.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.