
TCK m. 82/1-d Kapsamında Yakın Akrabaya Karşı Kasten Öldürme Suçunun Nitelikli Hali
1. Giriş
Türk Ceza Kanunu’nun 82. maddesi, kasten öldürme suçunun nitelikli hallerini düzenlemektedir. 1. fıkranın (d) bendine 8 Temmuz 2021 tarihinde yürürlüğe giren 7331 sayılı Kanun’un 6. maddesiyle yapılan değişiklikle “boşandığı eş” ibaresi de eklenmiştir. Bu değişiklik, boşanma sonrası artan kadın cinayetlerinin önüne geçme amacını taşımakta; aile içi şiddetle mücadelede önemli bir ceza politikası aracı olarak öne çıkmaktadır.
Bu makalede, söz konusu düzenlemenin kapsamı, tarihçesi, uygulanma şartları ve Yargıtay kararları ışığında değerlendirilmesi yapılacaktır.
2. TCK m. 82/1-d’nin Tarihçesi ve Amaçsal Yorumu
2.1. Eski TCK’daki Düzenleme
765 sayılı eski TCK’da (ETCK) 449. ve 450. maddeler uyarınca, adam öldürme suçunun üstsoy, altsoy, eş gibi yakın akrabalara karşı işlenmesi nitelikli hal olarak kabul edilmişti. Bu düzenleme daha geniş kapsamlıydı; üvey akraba, evlatlık, kayınvalide-kayınpeder gibi kişiler de kapsam dâhilindeydi.
2.2. Yeni TCK ve 7331 Sayılı Kanun Değişikliği
5237 sayılı TCK ile kapsam daraltılarak yalnızca kan bağına dayalı üstsoy, altsoy, eş ve kardeş gibi kişilerle sınırlandırılmıştır. Ancak 7331 sayılı Kanun’un 6. maddesi ile TCK m. 82/1-d’ye “boşandığı eş” de eklenmiştir. Böylece aile içi şiddet sonrası yaşanan kadın cinayetleri gibi vakalarda failin bu statüden yararlanarak ceza indirimi almasının önüne geçilmesi hedeflenmiştir.
Kanun Gerekçesi (7331 sayılı Kanun):
“Boşanmış eşe karşı işlenen öldürme eylemlerinin artması, bu eylemlerde eski eşin mağduriyeti ve benzeri olayların toplumda oluşturduğu infial dikkate alınarak bu düzenleme yapılmıştır.”
3. Yakın Akrabalara Karşı Kasten Öldürme Suçunun Unsurları
3.1. Üstsoy ve Altsoy
Üstsoy: Ana, baba, dede, nine, büyükbaba vb.
Altsoy: Çocuk, torun, onların çocukları.
Kan bağı esas alınır. Üvey ebeveyn, evlatlık ya da kayın hısımlığı kapsam dışındadır. Evlenme dışında doğan çocuklar, tanınmış ya da babalığı hükmen sabit olmuşsa altsoy sayılır.
3.2. Eş ve Boşandığı Eş
Eş: Türk Medeni Kanunu’na (TMK) göre yapılan resmi nikâhlı evlilik geçerlidir. Dini nikâh, imam nikâhı veya birlikte yaşam, eşlik sıfatını doğurmaz.
Boşandığı Eş: 7331 sayılı Kanun ile artık boşanmış eşe karşı öldürme eylemi de nitelikli haldir. Boşanma kararının kesinleşmiş olması gerekir. Evlilik sona ermiş olsa da, fail ile mağdur arasında eski evlilik bağının varlığı, eylemin daha ağır yaptırımla karşılanmasını haklı kılar.
3.3. Kardeş
Ana-baba bir veya sadece ana/baba bir kardeş ayrımı yapılmaksızın tüm kardeşler bu kapsamdadır. Tanınmış veya hükmen sabit kardeşlik yeterlidir. Kardeşin eşi, yasal düzenleme kapsamında değildir.
4. Akrabalığın İspatı ve Failin Bilgisi
4.1. İspat Aracı Olarak Nüfus Kayıtları
TMK m. 36 uyarınca akrabalık, vukuatlı nüfus kayıtlarıyla ispatlanır. Kayıtlarda yer almayan ilişki, tanık ve belge ile de ispat edilebilir. Mahkeme, bu delilleri değerlendirerek karar verir.
4.2. Failin Bilme Zorunluluğu
Failin, öldürdüğü kişinin kendi akrabası olduğunu bilmesi gerekir. Bu, kastın bir parçası olarak aranır. Mağdurun ilişkiyi bilip bilmemesi önemli değildir.
Akrabalık ilişkisi fail tarafından bilinmiyorsa, TCK m. 82/1-d uygulanmaz.
Ortak faillerin de bu ilişkiyi biliyor olması gerekir. Bilmeyen sanık hakkında bu nitelikli hal uygulanamaz.
5. Hata ve Yanılma Halleri
Failin, kardeşi yerine başka birini ya da başka birini kardeşi zannederek öldürmesi durumunda kast, doğrudan mağdura yönelik değilse nitelikli hal uygulanamaz. Örneğin;
Fail, kardeşi yerine başka bir kişiyi yanlışlıkla öldürdüğünden nitelikli hal uygulanmamıştır.
6. Karşılaştırmalı Hukuk Perspektifi
6.1. Alman Hukuku (StGB)
Almanya’da ağırlaştırıcı neden olarak fail ile mağdur arasındaki ilişki değerlendirilir, ancak bu otomatik ağırlaştırma doğurmaz. Ahlaki güdü, eylemin tasarlanması gibi unsurlar daha belirleyicidir.
6.2. Anglo-Sakson Sistem
ABD ve İngiltere’de failin mağdurla akrabalığı, cezanın ağırlaştırılmasında hâkim takdirine tabidir. Ancak örneğin “domestic violence homicide” türleri özellikle teşkilatlanmış kadın cinayetleri için ağır yaptırımlar getirir.
7. Uygulamada Görülen Sorunlar ve Öneriler
- Boşanmış eşe karşı öldürme olaylarında “tekrar bir araya gelme”, “boşanma sonrası çocuk tartışmaları” gibi unsurlar mahkemelerce hafifletici gerekçeye dönüştürülmemelidir.
- Akrabalık ilişkinin bilinip bilinmediğine dair ispat yükü dikkatle değerlendirilmelidir.
- Failin alkol veya psikiyatrik durumları, kastın yönelimini ortadan kaldırmadıkça nitelikli hali engellememelidir.
8. Sonuç ve Değerlendirme
TCK m. 82/1-d ile yakın akrabaya karşı kasten öldürme suçuna daha ağır ceza öngörülmesi, aile içi şiddet ve kadın cinayetlerine karşı ciddi bir ceza hukuku refleksidir. 7331 sayılı Kanun’la “boşandığı eş” ibaresinin eklenmesi, toplumsal ihtiyaçlara uygun ve yerinde bir düzenlemedir. Ancak uygulamada, failin kastının belirlenmesi, akrabalığın ispatı gibi hususların somut olaya uygun şekilde değerlendirilmesi gerekir.
Ağır Ceza Avukatı olarak görev yapan uzman hukukçuların, bu tür davalarda ceza hukukunun sistematiğine uygun savunma stratejileri geliştirmesi büyük önem arz eder. Failin akrabalık ilişkisini bilmesi, kastın yöneldiği kişiyle örtüşmesi ve bu durumun dosyada ispatlanması, nitelikli halin uygulanabilmesi açısından belirleyicidir.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.