Hukuki Makaleler

Eziyet Suçu (5237 sayılı TCK. madde 96): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Eziyet

Madde 96- (1) Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışları gerçekleştiren kişi hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (Ek cümle:12/5/2022-7406/5 md.) Suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı iki yıl altı aydan az olamaz.

(2) Yukarıdaki fıkra kapsamına giren fiillerin;

a) Çocuğa, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da gebe kadına karşı,

b) Üstsoy veya altsoya, babalık veya analığa ya da eşe veya boşandığı eşe karşı,[1]

İşlenmesi halinde, kişi hakkında üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

GEREKÇE:

Madde metninde eziyet suçu tanımlanmıştır.

Eziyet olarak, bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışlarda bulunulması gerekir. Aslında bu fiiller de kasten yaralama, hakaret, tehdit, cinsel taciz niteliği taşıyabilirler. Ancak, bu fiiller, ani olarak değil, sistematik bir şekilde ve belli bir süreç içinde işlenmektedirler. Bir süreç içinde süreklilik arzeder bir tarzda işlenen eziyetin özelliği, işkence gibi, kişinin psikolojisi ve ruh sağlığı üzerindeki tahrip edici etkilerinin olmasıdır. Bu etkilerin uzun bir süre ve hatta hayat boyu devam etmesi, eziyetin bu kapsamda işlenen fiillere nazaran daha ağır ceza yaptırımı altına alınmasını gerektirmiştir.

Maddenin ikinci fıkrasında, eziyet suçunun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli unsurları belirlenmiştir. Bu unsurlara ilişkin açıklama için, kasten yaralama suçunun gerekçesine bakılmalıdır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Bu maddenin karşılığı bulunmamaktadır.

AÇIKLAMALAR

Eziyet Suçu (TCK m.96) – Hukuki İnceleme ve Uygulama Sorunları

Giriş

Eziyet suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 96. maddesinde düzenlenmiş, bireyin insan onurunu korumayı hedefleyen ve sistematik kötü muameleyi yaptırıma bağlayan bir suç tipidir. Bu çalışmada, eziyet suçunun unsurları, benzer suçlardan ayrımı, Yargıtay kararları doğrultusunda uygulama örnekleri ve ceza siyaseti açısından değerlendirilmesi ele alınacaktır.


I. Yasal Düzenleme

1. Kanun Maddesi

TCK m.96
(1) Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışları gerçekleştiren kişi hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı iki yıl altı aydan az olamaz.
(2) Yukarıdaki fıkra kapsamına giren fiillerin;
a) Çocuğa, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da gebe kadına karşı,
b) Üstsoy veya altsoya, babalık veya analığa ya da eşe veya boşandığı eşe karşı,
işlenmesi hâlinde, kişi hakkında üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.


II. Korunan Hukuki Yarar

Eziyet suçu ile korunan başlıca hukuki değer, bireyin maddi ve manevi bütünlüğü, şeref ve onurudur. İnsan haysiyetini zedeleyen, kişinin psikolojik varlığını hedef alan sistematik eylemler cezalandırılmak istenmektedir.


III. Suçun Unsurları

1. Fail ve Mağdur

  • Fail: Herkes olabilir. Kamu görevlisi de fail olabilir; ancak görev sırasında işlenen fiiller işkence suçu kapsamındadır.
  • Mağdur: Herkes olabilir. Nitelikli hallerde mağdurun çocuk, gebe kadın, kendini savunamayacak kişi ya da belirli yakın akrabalardan olması aranır.

2. Maddi Unsur

a. Hareket
Eziyet suçu, serbest hareketli bir suç olup, failin insan onuruna aykırı, mağdurun bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine neden olan, aşağılayıcı, küçük düşürücü davranışlarını içerir.

b. Sistematiklik ve Süreklilik

  • Eylemlerin ani değil, belirli bir süreç içinde, süreklilik arz eder biçimde olması gerekir.
  • Aynı tür eylemler veya farklı hareketler bir bütün olarak mağduru psikolojik olarak çökertmeyi amaçlıyorsa, bu suç oluşur.

3. Manevi Unsur

  • Doğrudan kast aranır.
  • Failin amacı önemli olmamakla birlikte, sistematik eziyet kastı taşıması gerekir.

IV. Suçun Nitelikli Hâlleri

TCK m.96/2‘de belirtilen hallerde ceza artırılmaktadır:

  • Mağdurun savunmasızlığı (çocuk, gebe, engelli vb.)
  • Akrabalık bağı (üstsoy, eş vb.)

V. Suçun Özel Görünüş Biçimleri

1. Teşebbüs

Bu konuda görüş ayrılığı vardır. Ağırlıklı görüş, eziyet suçunun süreklilik göstermesi nedeniyle teşebbüse elverişli olmadığını kabul etmektedir.

2. İştirak

Her türlü iştirake elverişlidir. Özellikle ev içi ilişkilerde veya cezaevlerinde sıkça birlikte işlenmektedir.

3. İçtima

  • Eziyet suçu, tek bir suç olarak değerlendirilir.
  • Ancak birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma veya kasten yaralama gibi başka suçlar da işlenmişse, fikri içtima (TCK m.44) hükümleri uygulanır.
  • Mağdur sayısı birden fazlaysa zincirleme suç (TCK m.43) gündeme gelebilir.

VI. Eziyet Suçunun Diğer Suçlarla Ayrımı

1. Eziyet – İşkence

  • İşkence: Sadece kamu görevlisi tarafından işlenebilir.
  • Eziyet: Herkes tarafından işlenebilir.
  • İşkencede, cebir kullanılarak bilgi edinme veya cezalandırma amacı vardır.
  • Eziyet, daha çok psikolojik ve süreklilik taşıyan davranışlar ile ilgilidir.

2. Eziyet – Kötü Muamele / Terbiye Yetkisinin Kötüye Kullanılması

  • TCK m.232 kapsamındaki eylemler şiddetli olmayan, süreksiz kötü davranışlardır.
  • Eziyet suçu ise sistematik ve sürekli bir kötü muameleyi içerir.

VII. Uygulama Örnekleri (Yargıtay Kararları Işığında)

Yargıtay, aşağıdaki fiilleri eziyet suçu kapsamında değerlendirmiştir:

  • Sürekli darp, hakaret, soğuk su altına sokma, aç bırakma, küçük düşürme,
  • Okul servisinde sürekli alay ve baskı,
  • Market deposunda işkenceye varan fiiller,
  • Engelli bireylerin insan onuruna aykırı şekilde barındırılması…

Bu örnekler, failin sistematik davranışlarla mağdurun psikolojik yapısını çökertmeye çalıştığını ve dolayısıyla TCK m.96 kapsamında cezalandırılması gerektiğini göstermektedir.


VIII. Yaptırım ve Ceza Hukuku Politikası

  • Temel ceza: 2 – 5 yıl (Kadına karşı ise 2 yıl 6 aydan az olamaz).
  • Nitelikli hâl: 3 – 8 yıl.
  • TCK m.50 ve m.51 anlamında seçenek yaptırımlara çevrilemez, ertelenemez (nitelikli hal için).
  • Fail, TCK m.53 uyarınca belirli haklardan yoksun bırakılabilir.

Ceza, mağdurun maruz kaldığı eziyetin süresi ve yoğunluğuna göre TCK m.3’teki orantılılık ilkesine uygun şekilde belirlenmelidir.


IX. Kovuşturma Usulü

  • Re’sen takibat söz konusudur. Şikâyete tabi değildir.
  • Görevli mahkeme genellikle asliye ceza mahkemesi, nitelikli hallerde ağır ceza mahkemesi olabilir.

Sonuç ve Değerlendirme

Eziyet suçu, sistematik bir kötü muameleyi yaptırıma bağlayan ve mağdurun insan onuru ile bütünlüğünü koruyan bir ceza normudur. Suçun sınırlarının belirsizliği, işkence ve kötü muamele gibi suçlarla ayrımında zorluklar yaratmakta; uygulamada Yargıtay kararları belirleyici olmaktadır. Ceza siyasetinde bu suçun caydırıcılığının artırılması için nitelikli hallerde üst sınırların yükseltilmesi ve faillerin ıslahına yönelik programların geliştirilmesi önem taşımaktadır.



[1] 8/7/2021 tarihli ve 7331 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle, bu bende “eşe” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya boşandığı eşe” ibaresi eklenmiştir.

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir