
Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi
Madde 118- (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
GEREKÇE:
Madde metninde, sendikal hakların kullanılmasını engelleme fiilleri suç olarak tanımlanmıştır. Söz konusu suç tanımında çeşitli seçimlik hareketlere yer verilmiştir. Maddenin birinci fıkrasına göre, bir kimseye karşı cebir veya tehdit kullanılarak, bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya ya da sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlanması, suç oluşturmaktadır. Bu suçun tamamlanmış şekline göre cezaya hükmedilebilmesi için, cebir veya tehdide maruz kalan kişinin sendikaya üye olması veya olmaktan vazgeçmesi, sendikanın faaliyetlerine katılması veya katılmaktan vazgeçmesi ya da sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılması gerekmemektedir. Bu amaçlarla, kişiye karşı cebir veya tehdit kullanılması, söz konusu suç tamamlanmış gibi cezalandırılabilmek için yeterlidir. Bu bakımdan söz konusu suç, bir teşebbüs suçu niteliği taşımaktadır.
Maddenin ikinci fıkrasında cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır. Bir sendikanın faaliyetlerinin cebir veya tehditle ya da hukuka aykırı başka bir davranışla engellenmiş olması hâlinde, suç tamamlanmış olur.
Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı
Bu maddenin karşılığı bulunmamaktadır.
AÇIKLAMALAR
Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçu (TCK m.118): Anayasal Temel, Unsurlar ve Yargı Uygulaması Işığında Değerlendirme
1. Giriş
Sendikal hakların güvence altına alınması, demokratik toplum düzeninin ve sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir. Bu bağlamda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51. maddesi ile teminat altına alınan sendika kurma ve üyelik özgürlüğü, ceza hukuku bağlamında Türk Ceza Kanunu’nun 118. maddesiyle koruma altına alınmıştır. Bu madde ile bireylerin sendikal tercihlerine cebir veya tehdit yoluyla müdahale edilmesi suç olarak düzenlenmiş ve failleri için hapis cezası öngörülmüştür.
Bu çalışmada, TCK m.118 hükmü kapsamında düzenlenen sendikal hakların engellenmesi suçu hukuki açıdan incelenecek, Anayasal dayanaklar, fail-mağdur ayrımı, suçun unsurları ve Yargıtay uygulamaları ışığında detaylı analiz yapılacaktır.
2. Anayasal ve Yasal Çerçeve
2.1. Anayasa’nın 51. Maddesi Kapsamında Sendikal Haklar
Anayasa’nın 51. maddesi uyarınca; çalışanlar ve işverenler, üyelerinin ekonomik ve sosyal menfaatlerini korumak amacıyla sendika kurma, sendikaya üye olma veya olmama hakkına sahiptir. Anayasa, bireyleri sendikaya üyelik veya üyelikten ayrılma konusunda hiçbir zorlama altında bırakmamaktadır (T.C. Anayasası, 1982, m.51).
2.2. İlgili Kanunlar: 6356 ve 4688 Sayılı Yasalar
Sendikal hakların hukuki alt yapısı, işçiler için 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda, kamu görevlileri için ise 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nda düzenlenmiştir. Bu iki yasal düzenleme, sendikaların tanımı, kuruluş şartları ve faaliyet alanlarını ayrıntılı olarak ortaya koymaktadır.
3. Korunan Hukuki Yarar
TCK m.118, hem bireysel hem de kolektif sendika özgürlüğünü korumaktadır. Maddenin:
- 1. fıkrasında bireysel sendikal tercih özgürlüğü (üye olma/olmama, faaliyete katılma/katılmama),
- 2. fıkrasında ise sendikanın varlığını sürdürebilmesi ve faaliyetlerini yürütebilme hakkı güvence altına alınmaktadır.
Bu yönüyle söz konusu madde, hem bireyin sendika karşısındaki özgürlüğünü hem de sendika tüzel kişiliğinin işlevselliğini koruyan çift yönlü bir normatif işlev görmektedir.
4. Suçun Maddi Unsurları
4.1. Fail
Bu suçun faili herkes olabilir. Failde özel bir sıfat veya nitelik aranmamaktadır. Ancak uygulamada genellikle işverenler, işveren vekilleri veya kamu kurumlarında yönetici pozisyonunda olan kişiler failler arasında yer almaktadır.
4.2. Mağdur
- 1. fıkra bakımından: Sendikaya üye olma ehliyetine sahip her birey (işçi ya da kamu görevlisi).
- 2. fıkra bakımından: Sendika faaliyetleri engellenen sendika yöneticisi mağdur, sendika tüzel kişiliği ise suçtan zarar gören olarak kabul edilmektedir.
4.3. Fiil – Hareket Unsuru
TCK m.118/1 uyarınca suçun oluşabilmesi için mağdura yönelik cebir veya tehdit kullanılmalı ve bu eylemlerle mağdurun;
- Sendikaya üye olmaya veya olmamaya,
- Faaliyete katılmaya veya katılmamaya,
- Sendikadan ya da yönetim görevinden ayrılmaya,
zorlanması gerekir. Bu durumlar seçimlik hareketlidir; sadece birinin gerçekleşmesi yeterlidir.
TCK m.118/2 ise sendika faaliyetlerinin cebir, tehdit veya hukuka aykırı başka bir davranışla engellenmesini suç olarak tanımlar. “Hukuka aykırı başka davranış” örneğin elektrik kesintisi, toplantı yerinin mühürlenmesi gibi müdahaleleri kapsamaktadır.
4.4. Netice
Bu suçlar bakımından neticenin (örneğin sendikadan ayrılma) gerçekleşmesi zorunlu değildir. Tehlike suçu niteliğindedir. Cebir veya tehdidin gerçekleşmiş olması suçun tamamlanması için yeterlidir.
5. Suçun Manevi Unsuru
TCK m.118/1’de failin mağduru sendikal haklarını kullanmaktan alıkoymak amacıyla hareket etmesi aranır. Bu nedenle suç, özel kastla işlenebilen bir suçtur.
TCK m.118/2’de ise genel kast yeterlidir. Failin sendika faaliyetini bilerek ve isteyerek engellemesi, suçun oluşması için yeterlidir.
6. Nitelikli Hallere ve Uygulamaya Dair Değerlendirmeler
6.1. Yargıtay Uygulaması
Yargıtay, sendika üyeliği nedeniyle mağdura yönelik “sendikadan ayrılmazsan Eskişehir’de sana ekmek yedirmeyiz” şeklindeki sözlerin TCK m.118 kapsamında tehdit suçu oluşturduğuna ve failin cezalandırılması gerektiğine karar vermiştir.
6.2. Engelleme Niteliğinde Eylemler
Hile, dolandırma, rüşvet, ödül vadetme gibi cebir ve tehdit dışındaki yöntemlerle yapılan sendika karşıtı eylemler, m.118 kapsamında suç oluşturmaz. Bu tür fiiller başka suç tipleri (örneğin ayrımcılık, dolandırıcılık) kapsamında değerlendirilmelidir.
7. Sonuç ve Değerlendirme
TCK m.118, bireyin sendikal tercih özgürlüğü ile sendikaların kurumsal varlıklarını koruma altına almayı amaçlayan önemli bir düzenlemedir. Gerek bireysel gerekse kolektif hakların ihlaline karşı cezai yaptırım öngören bu hüküm, demokratik toplum düzeninin bir gereği olarak değerlendirilmelidir.
Suçun oluşumu için cebir veya tehdidin varlığı esas olmakla birlikte, bu araçların fail tarafından özel bir sendikal yönlendirme amacıyla kullanılması gereklidir. Aksi halde benzer fiiller, TCK’nın başka maddeleri kapsamında değerlendirilecektir.
Yargıtay kararları, bu maddenin doğru ve etkili bir şekilde uygulandığını göstermekte olup, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan sendikal hakların korunmasında ceza hukukunun tamamlayıcı rolü dikkat çekicidir.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.