Hukuki Makaleler

Fuhuş Suçu (Çocuğu Fuhşa Teşvik Etme ve Aracılık, Fuhşa Teşvik, Fuhşa Aracılık ve Yer Temin Etme, Fuhşu Kolaylaştırma) (5237 sayılı TCK. madde 227): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Çocuğu Fuhşa Teşvik Etme ve Aracılık (md. 227/1)

Madde 227/1, çocuğu fuhşa teşvik eden, barındıran veya aracılık eden kişilere 4-10 yıl hapis ve 5.000 güne kadar adlî para cezası öngörür. Çocuğun korunması yönünden ağırlaştırılmış bir suç tipidir (Akyüz, 2018).

2.2. Fuhşa Teşvik, Aracılık ve Yer Temin Etme (md. 227/2)

Fuhşa teşvik eden veya aracılık yapan kişilere 2-4 yıl hapis ve 3.000 güne kadar adlî para cezası verilir. Fuhşa sürüklenen kişiden kazanç sağlanması durumunda teşvik gerçekleşmiş sayılır.

2.3. Fuhuşu Kolaylaştıran Yayınlar

Fuhuş

Madde 227- (1) Çocuğu fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhşuna aracılık eden kişi, dört yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu suçun işlenişine yönelik hazırlık hareketleri de tamamlanmış suç gibi cezalandırılır.

(2) Bir kimseyi fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da fuhuş için aracılık eden veya yer temin eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Fuhşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya tamamen geçimin sağlanması, fuhşa teşvik sayılır.

(3) (Mülga: 6/12/2006 – 5560/45 md.; Yeniden düzenleme: 24/11/2016-6763/18 md.) Fuhşu kolaylaştırmak veya fuhşa aracılık etmek amacıyla hazırlanmış görüntü, yazı ve sözleri içeren ürünleri veren, dağıtan veya yayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden iki bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

(4) Cebir veya tehdit kullanarak, hile ile ya da çaresizliğinden yararlanarak bir kimseyi fuhşa sevk eden veya fuhuş yapmasını sağlayan kişi hakkında yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılır.

(5) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan suçların eş, üstsoy, kayın üstsoy, kardeş, evlat edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da kamu görevi veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(6) Bu suçların, suç işlemek amacıyla teşkil edilmiş örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(7) Bu suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.

(8) Fuhşa sürüklenen kişi, tedaviye veya psikolojik terapiye tâbi tutulabilir.[91]

GEREKÇE:

Madde metninde, kişilerin ve özellikle çocukların fuhşa teşviki, sürüklenmesi fiillerinin hangi koşullarda suç oluşturduğu hususunda düzenlemeler yapılmıştır.

Bu düzenlemeler yapılırken, Türkiye’nin fuhuşla mücadele ile ilgili olarak milletlerarası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülükleri göz önünde bulundurulmuştur.

Türkiye’nin fuhuşla mücadele konusundaki milletlerarası yükümlülüklerini ihtiva eden anlaşmalardan 4 Mayıs 1910 tarihinde Paris’te imzalanmış olan “Beyaz Kadın Ticaretinin Zecren Men’ine Dair Milletlerarası Sözleşme”ye göre; «Başkasının ihtiraslarını tatmin için, fuhuş maksadile, hatta suç kurbanının rızası ile olsa bile, bir kadın yahut küçük bir kızın fuhuş için hizmetlerini taahhüt eden (embaucher), böyle birisini kendisile beraber ve kendisinden sonra götüren (entrainer), veya bir yandan diğer bir yere sevkeden (détourner) kimseler, suçun kurucu unsurları çeşitli ülkelerde işlenmiş bulunsalar da, cezalandırılırlar.» (madde 1). Keza, «Başkasının ihtiraslarını tatmin için, fuhuş maksadile, reşit bir kadın veya kızın cebir ve şiddet, tehdit, hile veya nüfuzun kötüye kullanılması ya da diğer herhangi bir cebir aracı ile fuhuş için hizmetlerini taahhüt eyleyen (embaucher), böyle birisini kendisile beraber ve kendisinden sonra götüren (entrainer), veya bir yerden diğer bir yere sevkeden (détourner) kimseler, suçun unsurlarını teşkil eden hareketler çeşitli memleketlerde işlenmiş bulunsalar da, cezalandırılırlar.» (madde 2).

30 Eylül 1921 tarihli “Kadın ve Çocuk Ticaretinin Men ve Zecrine Dair Beynelmilel Cenevre Mukavelesi”ne göre, «Yüksek âkit taraflar, hangi cinsiyetten olurlarsa olsunlar, çocuk ticaretile meşgul şahısların araştırılması ve tecziyesi için bütün tedbirleri almak hususunda uyuşmuşlardır. Bu suç, 1910 Mukavelesinin 1. maddesinde yazılı fiildir.» (madde 1). Keza, «Yüksek âkit taraflar, suçun teşebbüsünü ve kanunî hudutlar dahilinde, 1910 Mukavelesinin 1 ve 2. maddelerinde ifade olunan hazırlık hareketlerini tecziye eylemek için zaruri bulunan tedbirleri almak hususunda uyuşmaktadırlar.» (madde 3).

Türkiye, bu Sözleşmeleri, Lozan Andlaşması ile birlikte, Bu Andlaşmanın 99 ve 100. maddelerinde sayılan milletlerarası anlaşmalar kapsamında kabul ederek onaylamıştır.

Keza, 11 Ekim 1933 tarihinde “Reşit Kadın Ticaretinin Men’ine Dair Beynelmilel Cenevre Mukavelesi” hazırlanarak devletlerin imzasına açılmıştır. Türkiye, bu Sözleşmenin 15 Nisan 1935, 2693 sayılı Kanunla onaylamıştır. Bu Sözleşmeye göre; «Bir başkasının ihtiraslarını tatmin etmek üzere reşit bir kadın veya kızı, kendi rızasile olsa bile, başka bir memlekette icrayı fuhuş maksadile kullanan, sürükleyen veya baştan çıkaran kimse, suçun unsurlarını teşkil eden fiillerin her biri ayrı ayrı memleketlerde yapılmış bulunsa bile, cezalandırılacaktır. Teşebbüs ve kanunî hudutlar içinde kalmak şartile ihzarî fiiller dahi cezalandırılır. …» (madde 1).

Nihayet, 2 Aralık 1949 tarihinde “İnsan Ticaretinin ve Başkasının Fuhşunu Sömürmenin İlgası Hakkında Sözleşme”, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca kabul edilerek üye devletlerin imza ve onayına sunulmuştur. Bu Sözleşmenin başlangıcında, fuhşun insan kişiliğinin haysiyet ve değeriyle bağdaşmadığı, toplum, aile ve kişinin selametiyle bağdaşmadığı ve bütün bunları tehlikeye soktuğu ifade edilmiştir. Keza, Sözleşmede; rızası olsa bile, bir kimseyi fuhuş icrası maksadıyla kullanan, fuhşa sürükleyen, diğer bir kişinin fuhşunu rızasıyla da olsa sömüren, genelevi işleten, işlettiren, işletilmesine tavassut eden, bu tür faaliyetleri finanse eden kimselerin cezalandırılması gerektiği hüküm altına alınmıştır. Bu suçlara teşebbüs ve hatta, hazırlık hareketlerinin de cezalandırılması öngörülmüştür. Sözleşme ayrıca taraf devletlere, fuhşu bir ticari kazanç aracı olarak yani meslek olarak icrasını ve bunun şartlarını düzenleyen yürürlükteki mevzuatının ilga edilmesini de bur yükümlülük olarak tahmil etmektedir..

Maddenin birinci fıkrasında, çocuğu fuhşa teşvik etmek, çocuğa fuhşun yolunu kolaylaştırmak, bu maksatla çocuk tedarik etmek veya barındırmak ya da çocuğun fuhşuna aracılık etmek, suç olarak tanımlanmıştır. Hatta, söz konusu milletlerarası sözleşmelerde de öngörüldüğü gibi, bu suçun işlenişine yönelik hazırlık hareketlerinin de tamamlanmış suç gibi cezalandırılması kabul edilmiştir. Bu suçun işlenmesi suretiyle bir kazanç elde edilebileceği için, karşılığında hapis cezasının yanı sıra adlî para cezası da öngörülmüştür.

İkinci fıkraya göre; bir kimseyi fuhşa teşvik etmek, bunun yolunu kolaylaştırmak ya da fuhuş için aracılık etmek veya yer temin etmek, ayrı bir suç oluşturmaktadır. Bu bağlamda, fuhşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya tamamen geçimin sağlanmasının, fuhşa teşvik sayılacağı kabul edilmiştir. Keza, bu suçun işlenmesi suretiyle bir kazanç elde edilebileceği için, karşılığında hapis cezasının yanı sıra adlî para cezası da öngörülmüştür.

Üçüncü fıkrada, fuhuş amacıyla ülkeye insan sokulması veya insanların ülke dışına çıkmasının sağlanması da suç olarak tanımlanmıştır. Ancak, bu suç dolayısıyla hükmolunacak cezanın belirlenmesinde, suçun mağdurunun çocuk veya erişkin olmasına göre bir ayırım yapılmıştır. Bu itibarla, suçun mağdurunun çocuk olması hâlinde, birinci fıkra hükmüne göre; erişkin olması hâlinde ise, ikinci fıkra hükmüne göre cezaya hükmolunacaktır.

Dördüncü fıkrada ise, cebir, tehdit veya hile ile ya da çaresizliğinden yararlanılarak bir kimsenin fuhşa sevkedilmesi veya fuhuş yapmasının sağlanması, bir, iki ve üçüncü fıkralarda tanımlanan suçların daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâli olarak kabul edilmiştir.

Beşinci fıkraya göre, yukarıdaki fıkralarda tanımlanan suçların, eş, üstsoy, kayın üstsoy, kardeş, evlât edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da kamu görevi veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi hâlinde, bu fıkralara göre verilecek ceza belli oranda artırılacaktır.

Maddenin altıncı fıkrasında, bu suçların, suç işlemek amacıyla teşkil edilmiş örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezanın ayrıca artırılması kabul edilmiştir. Dikkat edilmelidir ki, bu ağırlatıcı sebep, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak veya yönetmekten ya da kurulmuş olan örgüte üye olmaktan dolayı ayrıca cezalandırılmaya engel teşkil etmemektedir.

Yedinci fıkrada, bu madde kapsamında tanımlanan suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacağı kabul edilmiştir.

Sekizinci fıkrada, fuhşa sürüklenen kişinin, tedavi veya terapiye tabi tutulacağı kabul edilmiştir. Bu düzenlemede, fuhuş yapan kişi açısından ceza yaptırımı değil, özel güvenlik tedbiri öngörülmüştür. Zira, fuhuş yapan kişi, vücudu üzerinde başkalarının cinsel davranışlarda bulunmasına katlanmaktadır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 435-(Değişik: 11/6/1936-3038/1 md.)

Her kim on beş yaşını doldurmamış olan bir küçüğü kandırarak fuhşa teşvik eder ve bunun yolunu kolaylaştırırsa iki seneden eksik olmamak üzere hapsolunur ve yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır para cezası alınır.

Kandırmak keyfiyeti küçüğün usulünden veya kardeşlerinden biri veya kendisini evlad edinenler tarafından yahut veli veya vasisi; muallim veya mürebbisi, yahut hizmetkarları veya nezaretleri altına verilen sair kimseler tarafından vaki olursa fail üç seneden aşağı olmamak üzere hapse mahküm edilir.

Kandırmak keyfiyeti on beş yaşını doldurmuş olup da henüz 21 yaşını bitirmemiş olan kimseler hakkında vuku bulursa fail altı aydan iki seneye kadar hapsolunur ve elli liradan iki yüz liraya kadar ağır para cezası alınır.

Kandırmak keyfiyeti bu maddenin ikinci fıkrasında gösterilen kimseler veya kocası tarafından işlenirse fail iki seneden eksik olmamak üzere hapsolunur ve yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır para cezası alınır.

21 yaşını doldurmuş olan kız ve kadınların fuhşa teşvik eden koca veya usulü veya sıhri usulü veya kardeşleri hakkında altı aydan iki seneye kadar hapis cezası hükmolunur.

Madde 436-(Değişik: 11/6/1936-3038/1 md.)

Her kim fuhuş zımnında rızasile olsa bile henüz yirmi bir yaşını bitirmeden bir bakiri veya bir kadını yahut cebir ve şiddet veya tehdit veya nüfuz icrası yahut hile ile yirmi bir yaşını bitiren bir bakir veya kadını başkası için iğfal veya tedarik veyahut sevk veya bir yerden diğer yere naklederse bir seneden üç seneye kadar hapis ve elli liradan beş yüz liraya kadar ağır para cezasile cezalandırılır.

Bu fiil yirmi bir yaşını doldurmıyan bakir veya kadın hakkında iğfal veya cebir ve şiddet veya tehdit veya nüfuz icrasile yahut kardeş veya usul veya sıhri usulden yahut koca veya veli veya vasi veya muallim veya mürebbi veya hizmetkarları yahut nezaretleri altına verilen sair kimseler tarafından yapılırsa iki seneden beş seneye kadar hapsolunur.

Bu fasla giren suçların ihzari hareketlerini işliyenler asıl suç için yazılı cezanın altı da biri ile cezalandırılır.

Madde 437-Yukarıdaki fasıllarda tayin olunan cürümlerden dolayı mahküm olan usul, kendilerine tecavüz olunan firuun şahısları ve malları üzerinde kanunun bahş eylediği velayet hakkını zayi ederler ve bu cürümlerden dolayı mahküm olan vasilerde vasilikten çıkarılır.

AÇIKLAMALAR

TCK Madde 227 Kapsamında Fuhuş Suçu: Hukuki Analiz, Ceza Yaptırımları ve Uygulamadaki Sorunlar

Özet
Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 227, fuhuş suçuna ilişkin düzenlemeleri içermektedir. Bu madde, çocuğun fuhşa teşviki, fuhşa aracılık, kolaylaştırma ve bu suçların işleniş biçimlerine göre çeşitli ceza yaptırımları öngörmektedir. Bu makalede, TCK 227 maddesi ayrıntılı şekilde incelenerek, suç tipleri, ceza oranları, ağırlaştırıcı nedenler ve uygulamadaki güncel sorunlar ele alınmıştır. Ayrıca sıkça sorulan sorularla maddede yaşanan tereddütler açıklığa kavuşturulmuştur.


1. Giriş

Fuhuş suçu, toplumun ahlaki yapısını, bireylerin onurunu ve çocukların korunmasını doğrudan ilgilendiren önemli bir ceza hukuku konusudur. TCK Madde 227, özellikle çocukların korunması bağlamında fuhuşa yönelik düzenlemelerle birlikte, suçun değişik şekillerde işlenmesine karşı yaptırımlar getirmektedir (Karakaya, 2020).


2. TCK Madde 227’nin Hükümleri ve Suç Tipleri

2.1. Çocuğu Fuhşa Teşvik Etme ve Aracılık (md. 227/1)

Madde 227/1, çocuğu fuhşa teşvik eden, barındıran veya aracılık eden kişilere 4-10 yıl hapis ve 5.000 güne kadar adlî para cezası öngörür. Çocuğun korunması yönünden ağırlaştırılmış bir suç tipidir (Akyüz, 2018).

2.2. Fuhşa Teşvik, Aracılık ve Yer Temin Etme (md. 227/2)

Fuhşa teşvik eden veya aracılık yapan kişilere 2-4 yıl hapis ve 3.000 güne kadar adlî para cezası verilir. Fuhşa sürüklenen kişiden kazanç sağlanması durumunda teşvik gerçekleşmiş sayılır.

2.3. Fuhuşu Kolaylaştıran Yayınlar (md. 227/3)

Fuhşa yönelik görüntü, yazı veya sözleri dağıtan veya yayanlara 1-3 yıl hapis ve 200-2.000 güne kadar para cezası uygulanır.

2.4. Ağırlaştırıcı Nedenler (md. 227/4-6)

Cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanma halinde ceza yarı oranında iki kat artırılır. Suçun aile içi veya kamu görevi nüfuzu kullanılarak işlenmesi ile suç örgütü kapsamında işlenmesi ceza artırımını gerektirir.


3. Ceza Hukuku Pratiğinde Fuhuş Suçunun Yaptırımları ve Sorunları

Fuhuş suçlarında ceza uygulamasında sıkça görülen zorluklar; mağdurun korunması, suçun ispatı ve failin tespiti konularında yaşanmaktadır (Yılmaz, 2021). Özellikle çocuklara yönelik fuhuş teşviki suçu, ağır cezalandırma gerektirirken, delil eksikliği veya mağdurun beyanındaki tutarsızlıklar sorun yaratmaktadır.


4. Hukuki Değerlendirme ve Öneriler

  • Koruyucu önlemler: Fuhşa sürüklenen kişiler için psikolojik tedavi imkanı sağlanması önemli bir koruyucu tedbirdir (TCK md. 227/8).
  • Ceza artırıcı koşulların etkisi: Cebir, tehdit ve hile unsurlarının etkin şekilde tespit edilmesi cezanın caydırıcılığını artıracaktır.
  • Kamu görevlilerinin suça karışması: Bu tür durumlarda yarı oranında ceza artırımı getirilmesi, kamu görevlilerinin nüfuz suistimalini engelleme amacına hizmet etmektedir.

5. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

S1: Fuhşa teşvik suçunda çocuk ve yetişkin ayrımı nasıl yapılır?
Çocuklar için 4-10 yıl, yetişkinler için 2-4 yıl hapis cezası öngörülmektedir. Çocuk, 18 yaşını doldurmamış kişi olarak tanımlanır (Karakaya, 2020).

S2: Fuhuşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanmak ne anlama gelir?
Bu, kişinin ekonomik olarak fuhşun devamından yarar sağlamasıdır. Örneğin fuhuş yapan kişinin gelirini kullanmak teşvik kapsamında değerlendirilir.

S3: Suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi ceza artırır mı?
Evet, madde 227/6 uyarınca, suçun suç örgütü içinde işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılır.

S4: Tüzel kişilere ceza verilebilir mi?
Madde 227/7’ye göre, tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri uygulanabilir.


6. Sonuç

TCK Madde 227, fuhuş suçlarının önlenmesi ve mağdurların korunması amacıyla kapsamlı düzenlemeler getirmektedir. Ceza yaptırımları suçun niteliğine göre değişmekte, ağırlaştırıcı nedenler ceza oranını artırmaktadır. Uygulamada etkin delil toplama ve mağdur koruma mekanizmalarının geliştirilmesi, suçun önlenmesinde önemli rol oynayacaktır.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir