Hukuki Makaleler

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçu (5237 sayılı TCK. madde 289): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Muhafaza görevini kötüye kullanma

Madde 289- (1) Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş olan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Kişinin bu malın sahibi olması halinde, verilecek ceza yarı oranında indirilir.

(2) Birinci fıkrada tanımlanan suçun konusunu oluşturan eşyayı kovuşturma başlamadan önce geri veren veya bunun mümkün olmaması halinde bedelini ödeyen kişi hakkında verilecek cezaların beşte dördü indirilir.

(3) Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş olan malın dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle kaybolmasına veya bozulmasına neden olan kişi, adlî para cezası ile cezalandırılır.

(4) Bir suça ilişkin soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanan kimse, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

GEREKÇE:

Madde metninde tanımlanan suç, esas itibarıyla güveni kötüye kullanma suçunun özel bir şeklini oluşturmaktadır. Ancak, malın kişiye özel bir görevin gereği olarak teslim edilmiş ve kişinin bunları olduğu gibi muhafaza ile ödevlendirilmiş olması nedeniyle, fiil aynı zamanda bir görevin kötüye kullanılmasını da ifade etmektedir.

Birinci fıkraya göre, suçun konusunu oluşturan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunulması, bu suçu oluşturacaktır. Teslim amacı muhafaza olduğuna göre, suçun konusunu oluşturan malın örneğin satılması, başkasına verilmesi gibi, bu amaçla bağdaşmayan davranışlar, söz konusu suçun oluşumuna neden olacaktır. Bu bakımdan, söz konusu suç, serbest hareketli suç görüntüsü arzetmektedir. Failin suç konusu eşyanın sahibi olması, cezanın indirilmesini gerektiren bir neden olarak kabul edilmiştir.

Maddenin ikinci fıkrasında bu suçla ilgili olarak etkin pişmanlık hükmüne yer verilmiştir. Bu suçun konusunu oluşturan eşyanın kovuşturma başlamadan önce geri verilmesi veya bunun mümkün olmaması hâlinde bedelinin ödenmesi, etkin pişmanlığı gösteren kişi açısından cezada indirim yapılmasını gerektiren bir şahsî sebep olarak kabul edilmiştir.

Üçüncü fıkrada ise, birinci fıkranın konusunu oluşturan eşya ile ilgili olarak bir taksirli suç tanımına yer verilmiştir. Bu eşyanın kendisine teslim edilen kişinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle kaybolmasına veya bozulmasına neden olması, suç olarak tanımlanmıştır.

Dördüncü fıkrada, ayrı bir suç tanımlaması yapılmıştır. Bir suça ilişkin soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyanın amacı dışında kullanılması, bu suçu oluşturacaktır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 276 – (Değişik: 11/6/1936 – 3038/1 md.)

Bir kimse muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan merhun veya mahcuz veya her hangi bir sebeple vaz’ıyed edilmiş olan malları kendisinin veya başkasının menfaati için saklar, sahibine veya başkalarına verir veya tebdil veya lazım gelenlere teslimden imtina ederse üç aydan iki seneye kadar hapis ve otuz liradan üç yüz liraya kadar ağır para cezasile cezalandırılır.

Eğer suçlu merhun veya mahcuz veya her hangi bir sebeple vaz’ıyed edilmiş olan eşyanın sahibi ise verilecek ceza bir seneye kadar hapis ve on liradan yüz elli liraya kadar ağır para cezasıdır.

Eğer cürüm muhafızın ihmalinden veya tedbirsizliğinden ileri gelmiş ise muhafız hakkında beş liradan yüz liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.

Eğer eşyanın kıymeti az ise veya cürmün faili eşyayı veya bedelini takibata başlamazdan evvel geri verirse ceza altıda birden üçte bire kadar indirilir.

AÇIKLAMALAR

Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçu

Giriş

Türk Ceza Kanunu’nun 289. maddesi, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunu düzenlemektedir. Bu suç, özellikle rehinli, hacizli veya el konulmuş malların amacı dışında tasarruf edilmesi veya dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranılması durumlarında gündeme gelir. Maddede, suçun niteliğine göre hem hapis hem de adlî para cezası yaptırımları öngörülmüştür. Suç, kamu düzeninin korunması ve güvene dayalı hukuki ilişkilerin sağlıklı yürütülmesi açısından önem taşır.

Bu makalede, suçun unsurları, cezai yaptırımları, suç isnat edilen kişiler ve mağdurların izlemesi gereken yollar ile sıkça sorulan sorular detaylı olarak ele alınacaktır.


Suçun Tanımı ve Unsurları

1. Konusu

Maddenin birinci fıkrasında, muhafaza edilmek üzere resmen teslim edilen malların amacı dışında tasarrufu suç olarak tanımlanmıştır. Buna örnek olarak:

  • Rehinli veya hacizli malların yetkisiz şekilde satılması, kiraya verilmesi veya başka kişilere devredilmesi
  • El konulmuş malların kişisel menfaat için kullanılması

verilebilir.

2. Kasıt ve Taksir

Bu suç kasten işlenebilir; yani fail, malın kendisine teslim edildiğini bilerek ve amacı dışında tasarruf ederek suç işlemiş olur. Ancak üçüncü fıkradaki dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranış sonucu malın kaybolması veya bozulması durumu taksirle işlenen suç niteliği taşır ve yalnızca adli para cezası ile cezalandırılır.

3. Suçun Faili ve Mağduru

  • Fail: Muhafaza yükümlülüğü olan kişi, yani malların teslim edildiği kişi veya kurumdur.
  • Mağdur: Malın sahibi veya hakkı olan kişi, kamu kurumları veya devlet hazinesidir.

Cezai Yaptırımlar

  1. Amacı dışında tasarruf: 3 aydan 2 yıla kadar hapis ve 3.000 güne kadar adlî para cezası
  2. Malın sahibi fail ise: Ceza yarı oranında indirilir
  3. Malın geri verilmesi veya bedelinin ödenmesi: Cezanın beşte dördü indirilir
  4. Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu kayıp/bozulma: Adlî para cezası
  5. Suçun soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanılması: 1 yıla kadar hapis

Suçtan Etkilenen Tarafların Hakları ve Yapması Gerekenler

Suç Isnadı Olan Kişiler İçin Öneriler

  1. Hukuki danışmanlık almak: Ceza avukatı ile iletişime geçmek ve savunma stratejisini belirlemek.
  2. Suçun işlendiği iddiasına dair belgeleri toplamak: Malın teslimi, iade belgeleri ve yazışmalar gibi kanıtlar savunmada kritik rol oynar.
  3. Maddi zararı telafi etmek: Suçun niteliğine göre malın geri verilmesi veya bedelinin ödenmesi cezayı ciddi oranda düşürebilir.
  4. İtiraz ve savunma hakkını kullanmak: Ceza muhakemesi sürecinde avukat rehberliğinde itiraz ve savunma mekanizmaları kullanılmalıdır.

Mağdurlar İçin Öneriler

  1. Olayı belgelendirmek: Malın el konulmuş veya rehinli olduğuna dair resmi kayıtlar ve belgeler.
  2. Hakkın korunması: Savcılığa şikâyet veya suç duyurusunda bulunmak.
  3. Avukat desteği almak: Hukuki süreçlerde hak kaybını önlemek ve tazminat talebini etkin kullanabilmek için ceza avukatı ile çalışmak.
  4. Malın iadesi veya tazminat talebi: Suçun soruşturma veya kovuşturma öncesi iadesi cezayı düşürdüğü gibi mağdur lehine de sonuç doğurur.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Soru 1: Malın sahibi olmama rağmen tasarruf ettiğim için ceza alır mıyım?
Cevap: Evet, malın sahibi olmasanız da amacı dışında tasarruf etmek TCK m.289 kapsamında suçtur. Hapis ve adli para cezası uygulanabilir.

Soru 2: Suç isnadı ile karşılaştığımda cezam düşer mi?
Cevap: Eğer malı geri verir veya bedelini öderseniz, cezadan beşte dört oranında indirim sağlanır.

Soru 3: Dikkat ve özen yükümlülüğünü ihlal ettim, mal bozuldu. Hangi ceza uygulanır?
Cevap: Bu durumda yalnızca adli para cezası uygulanır.

Soru 4: Ceza avukatı ile çalışmak zorunlu mu?
Cevap: Zorunlu olmasa da, hukuki savunmanızı güçlendirmek ve hak kaybını önlemek için mutlaka uzman ceza avukatından destek alınmalıdır.


Sonuç

Muhafaza görevini kötüye kullanma suçu, güvene dayalı hukuki ilişkilerin korunması ve mala el koyma süreçlerinin denetlenmesi açısından kritik bir suçtur. Hem fail hem de mağdur açısından hukuki danışmanlık almak, belgeleri düzenli şekilde saklamak ve yasal hakları etkin kullanmak, sürecin doğru yönetilmesi açısından hayati öneme sahiptir. Ceza avukatı desteği, sürecin doğru ve etkin yürütülmesini sağlayarak hem cezai sorumluluğun azaltılmasına hem de mağduriyetin giderilmesine yardımcı olur.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir