Hukuki Makaleler

Askerleri İtaatsizliğe Teşvik Suçu (5237 sayılı TCK. madde 319): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Askerleri itaatsizliğe teşvik

Madde 319- (1) Askerleri veya askerî idareye bağlı olarak görev yapan diğer kişileri kanunlara karşı itaatsizliğe veya yeminlerini bozmaya veya askerî disiplini veya askerlik hizmetine ilişkin görevlerini ihlale yönelten ve tahrik edenler ile kanunlara, yeminlere veya disiplin veya diğer görevlere aykırı hareketleri askerler önünde öven veya iyi gördüğünü söyleyen kimselere, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Fiil, aleni olarak işlenmişse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.

(3) Fiil, savaş zamanında işlenmiş ise ceza bir katı oranında artırılır.

GEREKÇE:

Silâhlı kuvvetlerin vatan savunması bakımından kanunlar çerçevesindeki görevlerini gereğince yerine getirebilmeleri için, mensuplarının kanunlara itaat etmeleri ve yeminlerine sadık kalmaları, askerî disiplini sıkı bir şekilde muhafaza etmeleri zorunluluğuna ilişkin toplum yararını korumak amacıyla bu madde getirilmiş bulunulmaktadır.

Maddede bu maksatla iki suç yer almaktadır. Her iki suçun faili asker veya sivil olabilir. Bu suçlarla, millî savunma ile ilgili toplum yararı ihlâl edilmiş olmaktadır. Askerler veya askerî idareye bağlı olarak görev yapan diğer kişiler ise suçun konusunu teşkil etmektedirler.

Madde kapsamında iki suç tanımına yer verilmiştir. Bunlardan birincisi, askerleri veya askerî idareye bağlı olarak çalışan sivilleri kanunlara itaatsizliğe, yeminlerini bozmaya veya askerî disiplini ihlâle, askerlik hizmetine ilişkin görevlerini keza ihmale yöneltmek veya tahrik etmektir. Fıkrada yer alan ikinci suç ise, sözü geçen yöneltme ve tahrik konularını askerlerin önünde övmek veya bunları iyi gördüğünü söylemektir.

Her iki fiil de bir tehlike suçu oluşturduklarından yöneltme, tahrik veya övme veya iyi gördüğünü söyleme, suçun oluşması için yeterlidir. Doğal olarak, her tehlike suçunda olduğu gibi, maddenin yorumunda somut tehlike olasılığının varlığı araştırılmalıdır. Ayrıca fiilen bir itaatsizlik neticesinin meydana gelmiş bulunması gerekli değildir.

Maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında her iki suça ait ortak ağırlaştırıcı nedenler gösterilmiştir. İkinci fıkradan anlaşılacağı üzere suçun oluşması için bir tek kişiye yönelik tahrik yeterlidir.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 153 – (Değişik: 11/6/1936 – 3038/1 md.)

Askerleri kanunlara karşı itaatsizliğe veya yeminlerini bozmağa veya askeri inzıbat vazifelerini veya askerlik sanatlarına dahil diğer vazifelerini ihlale teşvik eden veya kanunlara, yeminlerine, inzıbat veya sair askeri vazifelere muhalif hareketleri medhü istihsan yolunda asker önünde sözler sarfeden kimse, fiil daha ağır bir cürüm teşkil etmediği takdirde yalnız bundan dolayı bir seneden üç seneye kadar ağır hapis cezasile cezalandırılır.

Fiil alenen işlenmiş ise, verilecek ceza iki seneden beş seneye kadar ağır hapistir.

Fiil, harp zamanında işlenmiş ise, ceza üçte birden eksik olmamak üzere artırılır.

Fiil :

1 – Matbuat vasıtasile veya her hangi bir propaganda vasıtasile;

2 – Umumi veya umuma açık bir mahalde ve birden ziyade kimseler huzurunda;

3 – Toplanılan mahal veya içtimaa iştirak edenlerin adedi veya toplantının mevzuu ve gayesi itibarile hususi mahiyeti haiz olmıyan bir içtimada işlenmiş olursa Ceza Kanununun tatbikında aleni olarak işlenmiş sayılır.

Zabıta kuvvetlerine karşı bu fiilleri işliyenler hakkında da aynı hükümler tatbik olunur.

Madde 154 – (Değişik: 29/6/1938 – 3531/1 md.)

Geçen maddelerde yazılı olan cürümleri işlemeğe halkı teşvik etmek üzere basılmış veya basılmamış evrak ve risaleleri fesad kasdile veya münderecatını bilerek neşretmek üzere iken ele geçirilen kimse bir seneden üç seneye kadar hapsolunur.

AÇIKLAMALAR

Askerleri İtaatsizliğe Teşvik Suçu (TCK m. 319)

Giriş

Türk Ceza Kanunu’nun 319. maddesi, askeri personelin kanunlara, yeminlerine veya askerî disipline aykırı hareketlere yönlendirilmesini cezalandırmaktadır. Bu düzenleme, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin disiplinli yapısını ve milli güvenliği korumayı amaçlar. Özellikle barış zamanında olduğu kadar savaş zamanında da disiplinin korunması, devletin güvenliği açısından hayati öneme sahiptir.

Bu makalede, TCK m. 319 kapsamındaki suçun unsurları, cezai yaptırımlar, Yargıtay uygulamaları, tarafların hak ve yükümlülükleri ile savunma stratejileri akademik bir bakış açısıyla incelenecektir.


1. Hukuki Düzenleme ve Maddi Unsurlar

1.1. Kanun Metni

TCK m. 319’a göre;

“Askerleri veya askerî idareye bağlı olarak görev yapan diğer kişileri kanunlara karşı itaatsizliğe veya yeminlerini bozmaya veya askerî disiplini veya askerlik hizmetine ilişkin görevlerini ihlale yönelten ve tahrik edenler… bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

1.2. Korunan Hukuki Değer

  • Askerî disiplin
  • Kamu düzeni
  • Milli güvenlik
  • Türk Silahlı Kuvvetleri’nin otoritesi

1.3. Suçun Faili ve Mağduru

  • Fail: Herkes olabilir (asker veya sivil).
  • Mağdur: Devlet ve askerî disiplin; ayrıca olaydan doğrudan etkilenen TSK personeli.

1.4. Fiilin Niteliği

  • Tahrik veya teşvik yoluyla askeri personelin kanuna, yemine veya disipline aykırı eyleme yönlendirilmesi.
  • Övme veya olumlu gösterme fiilleri de suç kapsamında.
  • Aleniyet halinde (ör. sosyal medyada paylaşım, basın yoluyla beyan) ceza artırılır.
  • Savaş zamanında ceza bir kat artırılır.

2. Cezai Yaptırımlar ve Artırım Nedenleri

  • Temel ceza: 1 – 3 yıl hapis
  • Aleniyet halinde: 2 – 5 yıl hapis
  • Savaş zamanında: Ceza bir katı oranında artırılır.

3. Yargıtay Uygulaması

Yargıtay, bu suça ilişkin kararlarında şu hususlara dikkat çekmektedir:

  • Fiilin askeri personel üzerinde doğrudan etki yaratabilecek nitelikte olması gerekir.
  • Sırf eleştiri veya düşünce açıklaması, askeri itaatsizliğe teşvik sayılmaz; somut tahrik unsuru aranır.
  • Aleniyet, yalnızca halka açık ortamda değil, sosyal medya gibi dijital mecralarda da gerçekleşebilir.
  • Savaş veya seferberlik dönemlerinde en ağır şekilde cezalandırma eğilimi görülmektedir.

4. Tarafların Hak ve Yükümlülükleri

4.1. Suç İsnat Edilen Kişilerin Yapması Gerekenler

  • Susma hakkını kullanabilir.
  • Uzman bir ceza avukatından hukuki yardım almalıdır.
  • Söz konusu ifadelerin eleştiri kapsamında kaldığını veya somut tahrik oluşturmadığını ispatlamaya çalışmalıdır.
  • Delillerin hukuka uygun şekilde toplanıp toplanmadığını inceletmelidir.
  • Savunmada ifade özgürlüğü (AİHS m. 10) vurgusu yapılabilir.

4.2. Mağdur / Müşteki Konumundaki Kişilerin Yapması Gerekenler

  • Olayı ve tahrik unsurlarını ayrıntılı olarak beyan etmelidir.
  • Delilleri (ses kayıtları, yazılı beyanlar, tanık ifadeleri, sosyal medya içerikleri) muhafaza etmelidir.
  • Askeri disiplinin nasıl etkilendiğini somut örneklerle anlatmalıdır.
  • Hukuki süreci askeri hukuk ve ceza hukuku alanında uzman bir avukat ile yürütmelidir.

5. Savunma Stratejileri

  • İfade özgürlüğü çerçevesinde kalan sözlerin suç oluşturmadığı savunulabilir.
  • Failin kastı olmadan, yalnızca bilgi verme veya yorum yapma amacıyla hareket ettiği ileri sürülebilir.
  • Etki unsuru bulunmadığı, yani askerler üzerinde fiili bir tahrik etkisinin olmadığı kanıtlanabilir.

6. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Soru 1: Bu suç yalnızca askerler tarafından mı işlenebilir?
Cevap: Hayır, siviller de bu suçu işleyebilir.

Soru 2: Sosyal medyada yapılan paylaşımlar bu suçu oluşturur mu?
Cevap: Evet, eğer paylaşım askerleri itaatsizliğe açıkça teşvik ediyorsa.

Soru 3: Eleştiri yapmak suç sayılır mı?
Cevap: Yargıtay’a göre, eleştirinin tahrik unsuru taşımaması halinde suç oluşmaz.

Soru 4: Savaş zamanı ile barış zamanı arasında ceza farkı var mı?
Cevap: Evet, savaş zamanında ceza bir kat artırılır.


Sonuç

TCK m. 319 kapsamında askerleri itaatsizliğe teşvik suçu, askerî disiplinin korunması bakımından büyük öneme sahiptir. Bu suç, yalnızca TSK’nın değil, milli güvenliğin de korunmasına hizmet etmektedir. Hem suç isnadı ile karşılaşan kişiler hem de mağdurlar, alanında uzman ceza avukatlarından profesyonel destek alarak haklarını etkin biçimde koruyabilirler.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir