Hukuki Makaleler

Ceza Yargılamasında “Derhal Uygulama İlkesi” ve Sonuçları: Ceza Muhakemesi Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Ceza Normu ile Muhakeme Normu Arasındaki Farklar ve Derhal Uygulanırlık İlkesi

Ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku, hem teorik hem de uygulama açısından birbirinden farklı ilkelerle işler. Özellikle ceza normları ve muhakeme normları arasındaki ayrım, yeni kanunların uygulanması, Anayasa Mahkemesi iptalleri ve derhal uygulanırlık ilkesi bakımından büyük önem taşır. Bu makalede, uzman bir ceza avukatı perspektifiyle konuyu detaylandırıyor ve şüpheli/sanıkların haklarını koruma yollarına değiniyoruz.


Ceza Normu ve Muhakeme Normu Nedir?

Bir kuralın ceza hukukuna mı yoksa ceza muhakemesi hukukuna mı dahil olduğunu anlamak için yalnızca hangi yasada yer aldığına bakmak yeterli değildir.

  • Ceza normları: Suç ve yaptırımları öngören, failin hukuki sorumluluğunu belirleyen kurallardır.
  • Muhakeme normları: Suç iddiasının araştırılması, soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde izlenecek yöntemi belirleyen kurallardır.

Bazı ceza muhakemesi kuralları yalnızca usul ilişkilerini düzenlerken, bazıları hem usul hem de ceza ilişkisini birlikte düzenler. Örneğin, sanığın itiraz süreleri hem usul hem de hak ihlali riski taşır.


Derhal Uygulanırlık İlkesi

Ceza muhakemesi hukukunda, yeni yürürlüğe giren kanunlar derhal uygulanır. Yani bir kuralın lehine veya aleyhine olup olmadığına bakılmaksızın, uygulamada hemen devreye girer.

Ancak bazı durumlarda bu ilke istisna teşkil eder. Örneğin:

  • Eski kuralda başvuru süresi 7 günken, yeni kuralda 5 gün ise ve şüpheli eski süreye güvenerek başvuru yapmamışsa kazanılmış hak dikkate alınır.
  • Süre 15 güne çıkarılmışsa, henüz kullanılmamış haklar yeni süreye göre değerlendirilir.

Bu nedenle, usul kurallarındaki değişikliklerin zaman bakımından uygulanması, hem adaletin hem de kamu düzeninin korunması açısından kritik öneme sahiptir.


Anayasa Mahkemesi İptal Kararlarının Etkisi

Anayasa Mahkemesi, bir normun Anayasa’ya aykırı olduğunu tespit ederse iptal kararı verir. Bu iptal, kuralın yürürlüğünü kaldırmasının yanı sıra, yeni işlemler için uygulanmasını da önler. Ancak Anayasa’nın 153/5. maddesi gereği, iptal edilen norm geçmişte yapılan işlemleri etkilemez.

Bu durumda dikkat edilmesi gereken noktalar:

  1. Eski muhakeme işlemleri geçerlidir, yeni kanuna göre yeniden yapılmaz.
  2. Yeni işlemler, iptal kararından sonra yürürlüğe giren usul kurallarına tabi olur.
  3. Leh veya aleyh durum göz önünde bulundurulmaz; derhal uygulanırlık ilkesi geçerlidir.

Ceza Muhakemesi Normlarının Zaman Açısından Uygulanması

Ceza yargılamasında genel kural, derhal uygulamadır. Yeni kanun yürürlüğe girdiğinde:

  • Eski kanun zamanında yapılan işlemler geçerliliğini kaybetmez.
  • Yeni kanun veya iptal kararından sonra yapılacak işlemler yeni kurallara göre yürütülür.
  • Sanığın lehine veya aleyhine fark gözetilmez.

Bu durum, hak ihlallerinin önlenmesi ve kamu düzeninin korunması açısından hayati öneme sahiptir.


Şüpheli ve Sanıklar İçin Önemli Tavsiyeler

Ceza yargılamasında, şüpheli veya sanıkların haklarını korumak için:

  1. Hukuki danışmanlık alın: Uzman bir ceza avukatı, yeni kanun değişikliklerinin ve iptal kararlarının davanızı nasıl etkileyeceğini doğru şekilde değerlendirebilir.
  2. Derhal itiraz haklarınızı kullanın: Sürelerde değişiklik olmuşsa kazanılmış hakları takip edin.
  3. İşlemlerin kayıtlarını saklayın: Eski kanuna göre yapılan işlemler, ileride hukuki itirazlarda önemli delil olabilir.
  4. Anayasa Mahkemesi iptalleri hakkında bilgi edinin: İptal kararları, yalnızca yeni işlemleri etkiler, geçmiş işlemleri değil.

Bu noktada uzman bir ceza avukatı, hak kaybı yaşamanızı önlemek için en güvenli yoldur.


Sık Sorulan Sorular (SSS)

Soru 1: Ceza normu ile muhakeme normu arasındaki fark nedir?
Cevap: Ceza normları suç ve yaptırımları belirler, muhakeme normları ise soruşturma ve yargılama sürecinin nasıl yürütüleceğini düzenler.

Soru 2: Yeni ceza muhakemesi kanunu geçmiş davalara uygulanır mı?
Cevap: Hayır. Yeni kanun, eski kanuna göre yapılmış işlemleri geçersiz kılmaz. Ancak yeni işlemler için derhal uygulanır.

Soru 3: Anayasa Mahkemesi iptal kararı eski davaları etkiler mi?
Cevap: Hayır. İptal kararları yalnızca iptal kararından sonra yapılan işlemlere uygulanır, geçmişte yapılmış işlemlere dokunmaz.

Soru 4: Şüpheli haklarını kaybetmemek için ne yapmalıdır?
Cevap: Uzman bir ceza avukatıyla çalışmak, itiraz sürelerini takip etmek ve işlemlerin kayıtlarını saklamak gerekir.


Uzman Ceza Avukatının Önemi

Ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukukunda küçük bir ihmal bile hak kaybına yol açabilir.

  • Kanun değişikliklerini takip etmek,
  • Derhal uygulanırlık ve kazanılmış hakları değerlendirmek,
  • Anayasa Mahkemesi iptallerini doğru yorumlamak,

bunların tümü uzman bir ceza avukatıyla mümkün olur. Bu nedenle şüpheli veya sanıkların, davalarının her aşamasında profesyonel hukuki destek alması hayati önem taşır.


Sonuç:
Ceza normu ile muhakeme normu arasındaki farklar, derhal uygulanırlık ilkesi ve Anayasa Mahkemesi iptalleri, ceza yargılamasında adil yargılanma hakkının korunması açısından kritik öneme sahiptir. Şüpheli veya sanıkların hak kaybına uğramaması için uzman bir ceza avukatıyla çalışmaları ve yeni düzenlemeleri yakından takip etmeleri gerekir.

Yargıtay Görüşü

Bir kuralın ceza muhakemesi hukukuna mı yoksa maddi ceza hukukuna mı dâhil olduğunu anlamak için kuralın hangi yasada yer aldığına bakmak yeterli değildir. Kural olarak suç ve yaptırımları öngören normlar ceza hukuku normları, suç iddiasının araştırılıp ceza verilmesinde izlenecek yöntemi gösteren kurallar ise muhakeme hukuku kurallarıdır. Ceza muhakemesi işlemlerini düzenleyen kuralların büyük bir kısmı sadece usul ilişkisini düzenlerken bir kısmı da usul ilişkisiyle birlikte aynı zamanda ceza ilişkisini de karma olarak düzenlerler. Kural olarak muhakeme kurallarının zaman bakımından uygulanmasında derhal uygulanma ilkesi geçerlidir. Ancak bu ilkenin, eski ve yeni hal arasında haksızlıklara yol açacağı öngörülüyorsa, en doğru yolun geçiş dönemi için yasayla istisnai hükümler konulması olacağı kabul edilebilir(Nur Centel/Hanife Zafer, Ceza Muhakemesi Hukuku, Beta Kitabevi, 19. Baskı, İstanbul, 2020, s.61).
Ceza kanunlarının zaman bakımından uygulanmasını gösteren TCK’nın 7. maddesinde iki önemli ilkeden söz edilebilir; ceza hukuku kuralları yürürlüğe girdiği andan itibaren ileriye etkili olarak uygulanırken yeni suç yaratan veya failin durumunu ağırlaştıran kanunlar geçmişe etkili olmaz; ancak eski ve yeni kanunda failin lehine olan kanun geçmişe etkili sonuç doğurur. Ceza muhakemesi hukukuna ilişkin bir kanun yürürlüğe girdiği zaman ise kural olarak failin lehine veya aleyhine olduğuna bakılmaksızın derhal uygulanır. Muhakeme hukuka dair bu kuralın istisnası; yeni durumda ortaya çıkacak bir takım haksızlıkların önlenmesi için kabul edilen kazanılmış haklardır. Örneğin; eski muhakeme kuralının uygulandığı hâlde usulen belirlenen süre bir hafta iken sonraki durumda bu süre 5 güne indirilmişse ve başvuru hakkı sahibinin eski hâldeki süreye güvenerek başvuru yapmamış ise ortaya çıkan adil olmayan durum nedeniyle kazanılmış haktan bahsetmek mümkün olabilecek, süre 15 güne çıkarılmışsa bu kez henüz kullanılmamış olan başvuru hakkı yeni duruma göre değerlendirilebilecektir (Timur Demirbaş, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Seçkin Yayıncılık, 16. Baskı, Ankara, 2021, s.143-149).
Anayasa Mahkemesinin bir normun Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle vermiş olduğu iptal kararı, iptal edilen hükmün yürürlükten kaldırılmasının yanı sıra yürürlük sonrasında uygulanmasını da önleyerek tesir eder. Anayasa’nın 153/5. maddesi, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının, kuralın iptal edilmeden önce uygulandığı zamanlara (geçmişe) dokunmayacağını (yürümeyeceğini) hüküm altına almıştır. Muhakeme normları ile muhakeme dışı normların zaman bakımından uygulanması arasında fark vardır. Muhakeme dışı normlar TCK’nın 7. maddesinde düzenlenen yürürlük öncesi uygulanırlık ile yürürlük sonrası uygulanırlık hâllerinde eski yeni kanun karşılaştırması sonucu lehe kanun ilkesine tâbi iken, muhakeme normları için söz konusu olan yürürlük sonrası uygulanırlık ya da derhâl uygulanırlık kuralıdır. Derhâl uygulanırlık kuralının istisnası her ne kadar kazanılmış hak olarak kabul edilse de bu hâlde daima lehe sonuç doğuracak bir durum akla gelmekte, hâlbuki önceden yapılmış bir muhakeme işlemi lehe de olsa aleyhe de olsa geçerli sayılmalı ve yeni kanuna göre tekrarlanmamalıdır (Feridun Yenisey/Ayşe Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayıncılık, 9. Baskı, Ankara, 2021, s.106-108) .
Ceza Genel Kurulunun 26.03.2013 tarihli ve 1515-102 ile 05.04.2011 tarihli ve 262-35 sayılı kararlarında açıkça belirtildiği üzere; Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlüğe girmesinden önce kurulmuş hükümleri nasıl etkileyeceği sorunu, usul kanunlarının zaman bakımından uygulanması ile ilgilidir.
Usul kanunlarının zaman bakımından uygulanmasında genel ilke usul işlemlerinin, işlemin yapıldığı sırada yürürlükte bulunan usul kanununa tabi olacağıdır. Bir usul işlemine o sırada yürürlükte bulunan usul kanunu hükümlerinin uygulanmasına derhâl uygulama ilkesi denilmektedir.
Bir usul işlemine sonradan yürürlüğe giren usul kanununun uygulanmasına geçmişe yürüme (makable şümul), yürürlükten kaldırılan eski usul kanunu hükümlerinin, sonraki usul işlemlerine uygulanmasına ise eski kanunun ileriye yürümesi ilkesi olarak adlandırılmaktadır.
Ceza yargılamasında kural, derhâl uygulamadır. O hâlde ceza yargılaması sırasında kanun değişikliği olduğunda yeni kanun uygulanmalıdır. Ancak, bu durum eski usul kanunu zamanında yapılmış işlemlerin geçersiz sayılması sonucunu doğurmaz. Yeni kanunun eski kanuna göre daha mükemmel olduğu görüşünden hareketle, eski kanuna göre yapılmış işlemlerin yenilenmesi kabul edilirse, birçok işlemin yeniden yapılamayacağı gerçeği maddi olarak ortaya çıkar, zira birçok işlemin yeni kanuna göre tekrar yapılma imkânı artık ortadan kalkmış olabilir. Kaldı ki eski kanun zamanında yapılmış işlemlerin yenilenmesi, uyuşmazlıkları tekrar canlandıracak, bundan da kamu düzeni zarar görecektir.
Usul kanunlarının zaman bakımından uygulanmasında asıl olan ve aksi kanunda açıkça düzenlenmiş bulunmadıkça hemen ve derhâl uygulanma ilkesinin sonucu olarak;
a- Usul işlemleri kural olarak yürürlükteki kanuna göre yapılacaktır.
b- Yürürlükte olan kanuna göre yapılmış işlemler, sonradan yürürlüğe giren bir kanun nedeniyle geçerliliğini yitirmeyecektir.
c- Yeni kanunun yürürlüğünden ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra yapılması gereken usul işlemleri ise yeni kanuna ya da iptal kararıyla ortaya çıkan usule tâbi olacaktır.
d- Muhakeme usulüne ilişkin çıkarılan yeni kanunun uygulanmasında, bu kanun veya değişikliğin sanığın lehine ya da aleyhine sonuç doğurmasına bakılmayacaktır. (Ceza Genel Kurulu 2023/382 E.,  2025/14 K.)

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir