Hukuki Makaleler

Ağır Ceza Mahkemeleri ve Görevleri: Ankara, Ceza Muhakemesi Hukuku – Avukat Necmettin İlhan

5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 8. maddesinde,  Mahkemeler; Ceza mahkemeleri, asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemeleri şeklinde sınıflandırılmıştır. Aynı Kanunun 9. maddesinde, Asliye Ceza Mahkemelerinin tek hakimli olduğu, ağır ceza mahkemelerinde ise bir başkan ile yeteri kadar üye bulunacağı ve ağır ceza mahkemesinin bir başkan ve iki üye ile toplanacağı belirtilmiştir.

Ağır Ceza Mahkemeleri, Kanunların ayrıca görevli kıldığı durumlar saklı olmak üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar (318, 319, 324, 325 ve 332 nci maddeler hariç) ve 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla görevlidir (madde.12). Ağır ceza mahkemesinin görev alanına girdiği açıkça belirtilmeyen suçlarla ilgili davalara asliye ceza mahkemeleri tarafından bakılır. Ağır ceza suçu işleyen sanık, 18 yaşından küçükse yargılama çocuk ağır ceza mahkemesi tarafından yapılır.

Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Sulh Ceza Hâkimliği ve Ağır Ceza Mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere Asliye Ceza Mahkemelerince bakılır (madde.11).

Mahkemelerin görevleri, ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurularak belirlenir (madde.14).

Ağır Ceza Mahkemesi Nedir?

5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 9. Maddesinde de açıklandığı üzere; iş durumunun yoğunluğu gözetilerek ceza mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Yine belli konularda ihtisaslaşmanın sağlanması bakımından ceza mahkemeleri arasında iş dağılımı da yapılabilir.

Birden fazla ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerde mahkemeler arasındaki iş bölümü, işin yoğunluğuna veya niteliğine göre değişecektir.

Çocuk Ağır Ceza ve Çocuk Mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde, bu mahkemelerin görev alanına giren davalara bakacak Mahkemelerin belirlenmesine ilişkin, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi, 25.11.2021 Karar No : 1228  sayılı kararında;

Çocuk ağır ceza ve çocuk mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde, bu mahkemelerin görev alanına giren davalara bakacak ağır ceza ve asliye ceza mahkemeleri nezdinde ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi hususu görüşülerek;

26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 9. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir.

Korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların haklarının güvence altına alınması amacıyla ihdas edilen 03.07.2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu kapsamında çocuk ağır ceza mahkemesi ile çocuk mahkemesinde görülecek dava ve işler ile ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerine gelen işlerin farklı usul ve esaslara tabi olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, çocuklara ilişkin dava ve işlerde iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir.

Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerinin hangi dairelerinin anayasal, basın, kaçakçılık, seri muhakeme usulüne tabi ve askeri suçlar gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından çocuklara ilişkin davalara olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.

Çocuk ağır ceza ve çocuk mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde, Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından suçun niteliğine göre belirlenen ihtisas mahkemelerine tevzi edilen dava ve işlerin, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu kapsamında kalması halinde işbu ihtisas kararında belirtilen ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesi gerekmektedir.

Bu itibarla;

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu kapsamında çocuk ağır ceza ve çocuk mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde, bu mahkemelerin görev alanına giren dava ve işlere;

 1) Çocuk ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar yönünden;

a) İki ağır ceza mahkemesi bulunan il merkezlerinde 1 numaralı, ilçe merkezlerinde 2 numaralı,

b) Üç ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 3 numaralı,

c) Dört ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı,

d) Beş ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 5 numaralı,

e) Altı ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 6 numaralı,

f) Yedi, sekiz veya dokuz ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 7 numaralı,

g) On veya daha fazla ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 10 numaralı ağır ceza mahkemesinin bakmasına,

(Örneğin ağır ceza mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

a) İki ağır ceza mahkemesi bulunan Adıyaman’da 1, Çorlu’da 2 numaralı,

b) Isparta’da üç ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 3 numaralı,

c) Sivas’ta dört ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 4 numaralı,

d) Hatay’da beş ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 5 numaralı,

e) Sakarya’da altı ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 6 numaralı,

f) Şanlıurfa’da sekiz ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 7 numaralı,

g) Mersin’de on ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 10 numaralı ağır ceza mahkemesinin bakmasına)

2) Çocuk mahkemesinin görev alanına giren suçlar yönünden;

a) İki veya üç asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı,

b) Dört, beş veya altı asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı,

c) Yedi veya daha fazla asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 7 numaralı asliye ceza mahkemesinin bakmasına,

(Örneğin asliye ceza mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

a) Hakkâri’de iki asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 2 numaralı,

b) Karaman’da beş asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 4 numaralı,

c) Düzce’de yedi asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 7 numaralı asliye ceza mahkemesinin bakmasına)

Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve mahkeme puanına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” karar verilmiştir.

Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 12.04.2023 Karar No : 868  sayılı kararında;

Bilişim ile ilgili düzenlenen suçlara ilişkin açılacak davalara bakacak mahkemeler nezdinde ihtisas mahkemelerinin yeniden belirlenmesi hususu görüşülerek;

26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 9. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir.

Bilişim ile ilgili düzenlenen suçlara bakacak ağır ceza veya asliye ceza mahkemeleri Kurulumuz Birinci Dairesinin 25.11.2021 tarihli ve 1229 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Mezkûr kararın uygulanmaya başlandığı 15.12.2021 tarihinden günümüze kadar belirlenen ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerine gelen işlerin yoğunluğu ile bu mahkemelerin derdest dosya sayılarındaki artış dikkate alınarak, işlerin daireler arasında dengeli bir şekilde dağılımını ve yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmasını sağlamak amacıyla ihtisas mahkemesi sayılarının artırılması gerektiği değerlendirilmiştir.

Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerinin hangi dairelerinin anayasal, basın, kaçakçılık, seri muhakeme usulüne tabi ve askeri suçlar gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından bilişim ile ilgili suçlardan kaynaklı davalara olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.

Bu itibarla;

I-Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25.11.2021 tarihli ve 1229 sayılı kararının 24.04.2023 tarihi itibarıyla kaldırılmasına,

II- A) 26.09.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun;

1) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle nitelikli hırsızlık (madde 142/2-e),

2) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık (madde 158/1-f),

3) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık (madde 158/1-l),

4) Bilişim sistemine girme (madde 243),

5) Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme (madde 244),

6) Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması (madde 245),

7) Yasak cihaz veya programlar (madde 245/A),

8) Bilişim alanında yer alan suçların işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbiri uygulanması (madde 246),

B) 29.04.1959 tarihli ve 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’da düzenlenen,

Suçlardan kaynaklanan dava ve işlerden;

– Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar yönünden;

a) Altı ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 4, 5 ve 6 numaralı,

b) Yedi ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 5, 6 ve 7 numaralı,

c) Dokuz ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı,

d) On ağır ceza mahkemesi bulunan yerlerde 7, 8, 9 ve 10 numaralı,

e) İş durumu gözetilerek;

– Adana’da 9, 10, 12, 13 ve 14,

– Ankara’da 5, 6, 7, 8, 9, 10, 13, 15, 16, 21, 23, 24, 30, 31 ve 32,

– Antalya’da 7, 8, 9, 10 ve 11,

– Bakırköy’de 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 ve 14,

– Bursa’da 10, 11, 12, 13, 14, 15 ve 16,

– Diyarbakır’da 9, 11, 12 ve 13,

– Gaziantep’te 8, 9, 10, 11 ve 12,

– İstanbul’da 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 17, 18, 19, 20, 21, 31 ve 32,

– İstanbul Anadolu’da 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 18, 19 ve 20,

– İzmir’de 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 14, 15 ve 16,

– Küçükçekmece’de 3, 4 ve 5 numaralı ağır ceza mahkemelerinin bakmasına,

 (Örneğin ağır ceza mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

a) Kayseri’de altı ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 4, 5 ve 6 numaralı,

b) Van’da yedi ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 5, 6 ve 7 numaralı,

c) Konya’da dokuz ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı,

d) Mersin’de on ağır ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 7, 8, 9 ve 10 numaralı ağır ceza mahkemelerinin bakmasına)

– Asliye ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar yönünden;

a) Altı asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 5 ve 6 numaralı,

b) Yedi, sekiz veya dokuz asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı,

c) On veya daha fazla (yirmi beşten az) asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 7, 8 ve 9 numaralı,

d) Yirmi beş veya daha fazla asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 20, 21, 22 ve 23 numaralı,

e) Otuz veya daha fazla asliye ceza mahkemesi bulunan yerlerde 20, 21, 22, 23, 24 ve 25 numaralı asliye ceza mahkemelerinin bakmasına,

(Örneğin asliye ceza mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

a) Ordu’da altı asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 5 ve 6 numaralı,

b) Sivas’ta sekiz asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 6 ve 7 numaralı,

c) Manisa’da on asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 7, 8 ve 9 numaralı,

d) Küçükçekmece’de yirmi yedi asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 20, 21, 22 ve 23 numaralı,

e) Gaziantep’te otuz iki asliye ceza mahkemesi bulunması nedeniyle 20, 21, 22, 23, 24 ve 25 numaralı asliye ceza mahkemesinin bakmasına)

III- Görevlendirmenin 24.04.2023 tarihi itibarıyla faaliyette bulunan ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerinin sayısına göre yapılmasına, daha sonra faaliyete geçirilecek mahkemelerin sayısının dikkate alınmamasına,

Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 24.04.2023 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve mahkeme puanına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine,” şeklinde karar verilmiştir.

Ağır Ceza Mahkemesinin Görev Alanına Giren Suçlar Nelerdir? 

Ağır Ceza Mahkemesinin görev alanına giren suçlar, toplumun güvenliğini yoğun şekilde tehdit eden ve toplum huzurunu büyük ölçüde bozan, bu nedenlerle ağır yaptırıma bağlanan eylemleri kapsar. Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı olmak üzere ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar şunlardır; 

  • Kasten öldürme
  • Yağma 
  • İrtikap 
  • Resmi belgede sahtecilik 
  • Nitelikli dolandırıcılık
  • Hileli iflas 
  • Rüşvet
  • Zimmet
  • Uyarıcı ve uyuşturucu madde ticareti ve imalatı 
  • İnsan ticareti 
  • Cinsel saldırı 
  • Devletin güvenliğine ilişkin suçlar 
  • Doku ve organ ticareti 
  • İnsanlığa karşı işlenen suçlar
  • Milli savunmaya karşı suçlar 
  • Devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar 
  • Devlet sırlarına karşı işlenen suçlar
  • Anayasal düzene karşı işlenen suçlar
  • 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar 

Ağır Ceza Mahkemesi Hangi Davalara Bakar?

Ağır Ceza Mahkemeleri 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 12. Maddesinde belirtildiği üzere; ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezası gerektiren, asliye ceza mahkemelerinin görevini aşan tüm suçlara ilişkin davalara bakar. 

Ağır Ceza Mahkemesi ile Asliye Ceza Mahkemesi Arasındaki Fark Var mıdır?

5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 8. maddesinde belirtildiği üzere Ceza mahkemeleri, asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemeleri şeklinde sınıflandırılmıştır.

Asliye Ceza Mahkemeleri tek hâkimlidir. Ağır ceza mahkemesinde bir başkan ile yeteri kadar üye bulunur. Bu mahkeme bir başkan ve iki üye ile toplanır. Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanına giren suçlar dışında kalan suçlarla ilgili davalar Asliye Ceza Mahkemelerinde görülür.

Ağır Ceza Mahkemelerinde duruşma düzeninin nasıl sağlanacağı 5271  Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 182  ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.

Ağır Ceza Mahkemelerinde bir başkan ve yeteri kadar üye bulunur. Mahkemede bir başkan ve iki üye toplanarak karar verir. Duruşmalara Cumhuriyet Savcısı da katılır.

Ağır Ceza Mahkemesinde duruşmaya, sanığın ve müdafiinin hazır bulunup bulunmadığı, çağrılmış tanık ve bilirkişilerin gelip gelmedikleri saptanarak başlanır. Mahkeme başkanı duruşmanın başladığını, iddianamenin kabulü kararını okuyarak açıklar. Tanık yoklaması yapıldıktan sonra tanıklar duruşma salonundan dışarı çıkarılırlar.

Duruşmada, sırasıyla; sanığın açık kimliği saptanır, kişisel, ekonomik durumu ve eğitim durumu ile ilgili kendisinden bilgi alınır. İddianame veya iddianame yerine geçen belgede yer alan suçlamanın dayanağını oluşturan eylemler ve deliller ile suçlamanın hukuki nitelendirmesi anlatılır.

Sanığa, yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanunî hakkı olduğu (susma hakkı) ve diğer hakları bildirilir. Sanık açıklamada bulunmaya hazır olduğunu bildirdiğinde usulüne göre sorgusu yapılır.

Ağır Ceza Mahkemelerinin kuruluş usulü?  

5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 9.  maddesinde Mahkemelerin hangi kriterlere göre kurulacağı açıklanmıştır. Buna göre, ağır ceza mahkemeleri ve diğer ceza mahkemeleri, her il merkezi ile bölgelerin coğrafî durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde ağır ceza mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Ceza mahkemeleri bulundukları il veya ilçenin adı ile anılır. 

Ağır Ceza Mahkemelerinin Kararlarına İtiraz Edilebilir mi? 

Ağır Ceza Mahkemelerinin bir kısım kararlarına itiraz edilebilir.  5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 267 ve 268 maddelerinde hangi kararlara itiraz edilebileceği ve itiraz usulü gösterilmiştir. Buna göre,  Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35 inci maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren iki hafta içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263 üncü madde hükmü saklıdır.

İtiraz edilen mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir, yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.

İtirazı incelemeye yetkili merciler 5271 sayılı Kanunun 268/3 maddesinde gösterilmiş olup;

a) (Değişik: 18/6/2014-6545/74 md.) Sulh ceza hâkimliği kararlarına yapılan itirazların incelenmesi, o yerde birden fazla sulh ceza hâkimliğinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen hâkimliğe; son numaralı hâkimlik için bir numaralı hâkimliğe; ağır ceza mahkemesinin bulunmadığı yerlerde tek sulh ceza hâkimliği varsa, yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine; ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerlerde tek sulh ceza hâkimliği varsa, en yakın ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine aittir.

b) (Değişik:8/7/2021-7331/24 md.) Sulh ceza hâkimliğinin tutuklama ve adli kontrole ilişkin verdiği kararlara karşı yapılan itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulunduğu asliye ceza mahkemesi hâkimine aittir. İtirazı incelemeye yetkili mercilerin farklı olduğu hâllerde, itirazların gecikmeksizin incelenmesi amacıyla, kararına itiraz edilen sulh ceza hâkimliği tarafından gerekli tedbirler alınır. Sulh ceza hâkimliği işleri, asliye ceza hâkimi tarafından görülüyorsa itirazı inceleme yetkisi ağır ceza mahkemesi başkanına aittir.

c) Asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine ve bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi, o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye; son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir.

d) Naip hâkim kararlarına yapılacak itirazların incelenmesi, mensup oldukları ağır ceza mahkemesi başkanına, istinabe olunan mahkeme kararlarına karşı yukarıdaki bentlerde belirtilen esaslara göre bulundukları yerdeki mahkeme başkanı veya mahkemeye aittir.

e) Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları ile Yargıtay ceza dairelerinin esas mahkeme olarak baktıkları davalarda verdikleri kararlara yapılan itirazlarda; üyenin kararını görevli olduğu dairenin başkanı, daire başkanı ile ceza dairesinin kararını numara itibarıyla izleyen ceza dairesi; son numaralı daire söz konusu ise birinci ceza dairesi inceler.” şeklinde düzenlenmiştir.

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir