Askerî yasak bölgelere girme
Madde 332- (1) Devletin askerî yararı gereği girilmesi yasaklanmış olan yerlere, gizlice veya hile ile girenlere iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiil, savaş zamanında işlenirse faile üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.
GEREKÇE:
Bu madde, Devletin askerî yararlarını korumaktadır.
Maddede, askerî yarar gereği yasaklanan yerlere “gizlice” veya “hile” ile girilmesi cezalandırılmaktadır. Taksirle, yanlışlıkla girmek suç olmayacaktır.
Gizlice girmek; denetim ve korumaya ilişkin her türlü tedbirler giderilerek yasaklanan yere girilmesi anlamındadır.
Hile ile girmek ise, girmek için aldatıcı vasıtalar kullanmak demektir. Sahte kimlik kullanma, askerî elbise giymek gibi.
Girilen yerin “Devletin askerî yararı” gereği yasaklanmış yerlerden olması gerekir. Bir askerî tesis inşaatında kişilerin güvenliğini sağlamak maksadıyla konulmuş giriş yasağının ihlâli bu suçu oluşturamaz. Çünkü, bu durumdaki yasaklama, askerî yarar gereği değildir.
Devletin askerî yararı gereği girilmesi yasaklanmış yerler, askerî yarar nedeniyle girilmesi yasaklanmış kara, deniz ve hava bölgelerini kapsamaktadır.
Maddenin son fıkrasındaki hüküm, fiilin savaş zamanında işlenmesini bir ağırlaştırıcı neden saymış bulunmaktadır.
Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı
Madde 135 – (Değişik: 11/6/1936 – 3038/1 md.)
Her kim :
1 – Devletin askeri menfaati icabı olarak girilmesi menedilmiş olan yerlere veya toprak, su veya hava mıntıkalarına gizlice veya igfal ile girerse,
2 – 132 nci maddenin iki, üç, dört ve beşinci fıkralarında yazılı malümatı tedarik etmiye yarıyan ve elde bulundurulması için makbul sebep gösterilemiyen vesikalarla veya diğer her hangi bir şey ile yakalanırsa,
Bir seneden beş seneye kadar ağır hapis cezasile cezalandırılır.
Yukarıki bendlerde yazılı fiillerden biri harp zamanında işlenirse verilecek ceza üç seneden on seneye kadar ağır hapistir.
AÇIKLAMALAR
Türk Ceza Kanunu m.332 Kapsamında Askerî Yasak Bölgelere Girme Suçu: Hukuki İnceleme ve Uygulama Sorunları
Özet
Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 332. maddesi, devletin askerî yararı gereği girilmesi yasaklanmış yerlere gizlice veya hileyle girilmesini suç olarak düzenlemektedir. Bu suç, özellikle devlet güvenliğinin korunması, askerî tesislerin güvenliği ve ulusal savunma açısından büyük önem taşır. Makalede suçun unsurları, yaptırımları, savaş zamanında nitelikli hâli, Yargıtay uygulamaları, şüpheli/sanık ile mağdur/müşteki açısından süreçte izlenecek yollar ve hukuki yardıma başvurunun önemi ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler: Askerî yasak bölge, TCK m.332, devlet güvenliği, ceza hukuku, savaş zamanı suçları.
1. Giriş
Askerî yasak bölgeler, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliği ve savunması açısından kritik öneme sahip alanlardır. Bu bölgelerin güvenliğinin ihlali, yalnızca fiziksel tehlikeler yaratmakla kalmaz, aynı zamanda casusluk, sabotaj ve terör faaliyetleri gibi ciddi tehditlere zemin hazırlayabilir. TCK m.332, bu nedenle hem barış hem de savaş döneminde ağır yaptırımlar öngörmektedir.
2. Suçun Yasal Dayanağı
TCK m.332 hükmü şöyledir:
(1) Devletin askerî yararı gereği girilmesi yasaklanmış olan yerlere, gizlice veya hile ile girenlere iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiil, savaş zamanında işlenirse faile üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.
3. Suçun Unsurları
3.1. Maddi Unsurlar
- Fail: Herkes olabilir. Suç özgü suç değildir; asker veya sivil fark etmeksizin işlenebilir.
- Mağdur: Devletin askerî güvenliği; dolaylı olarak toplum ve kamu düzeni.
- Fiil: Yasak bölgeye gizlice veya hileyle girme. “Gizlice” ifadesi, yetkililerden habersiz ve fark edilmeden giriş anlamına gelirken; “hile” ise yanlış bilgi verme, sahte belge kullanma veya kimliğini gizleme gibi aldatma yöntemlerini içerir.
- Konu: Devletin askerî yararı gereği yasaklanmış alanlar (askerî üs, karargâh, mühimmat deposu vb.).
3.2. Manevi Unsur
- Kast: Doğrudan kast aranır. Failin bilerek ve isteyerek yasak bölgeye girmesi gerekir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir.
3.3. Hukuka Aykırılık
- Yetkili merciden izin alınmamış olması şarttır. Görevli personelin emir ve talimatı ile giriş yapılmışsa hukuka aykırılık ortadan kalkabilir.
4. Nitelikli Hâl: Savaş Zamanı
TCK m.332/2, savaş zamanında işlenen fiillerde ceza aralığını 3 yıldan 8 yıla çıkararak daha ağır bir yaptırım öngörmektedir. Bu, savaş döneminde askerî sırların korunması ve savunma gücünün zafiyete uğramasının önlenmesi amacını taşır.
5. Yaptırım ve Yargılama Usulü
- Temel Ceza: Barış döneminde 2–5 yıl hapis.
- Nitelikli Ceza: Savaş döneminde 3–8 yıl hapis.
- Yargılama: Ağır ceza mahkemesi görevlidir.
- Soruşturma: Cumhuriyet savcılığı tarafından re’sen yürütülür.
6. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
- Yasak bölgenin sınırlarının yeterince açık işaretlenmemesi, failin kastının ispatında zorluk yaratabilir.
- “Hile” kavramının kapsamı geniş yorumlanabilir; örneğin sahte basın kartıyla giriş teşebbüsü.
- Yargıtay uygulamalarında, yasak bölgenin resmî ilanı ve işaretlemesinin somut olarak kanıtlanması önemlidir.
7. Şüpheli/Sanık Açısından Yapılması Gerekenler
- Savunma Hakkı: İfade vermeden önce bir ceza avukatı ile görüşülmelidir.
- Delil Toplama: Yasak bölgenin sınırlarının belirgin olup olmadığı, uyarı levhalarının mevcut olup olmadığı belgelenmelidir.
- Kastın Yokluğu: Yanlışlıkla veya zorunluluk hâlinde girişin kanıtlanması savunma açısından önemlidir.
- İzinsizlik Durumu: Görevli makamdan alınmış izin belgeleri varsa sunulmalıdır.
8. Mağdur/Müşteki (Devlet Kurumları) Açısından Yapılması Gerekenler
- Olay Tespiti: Kamera kayıtları, güvenlik tutanakları ve tanık beyanlarının derlenmesi.
- Derhal Bildirim: Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulması.
- Askerî İstihbarat ve Kolluk Koordinasyonu: Olayın devlet güvenliği boyutu varsa ilgili birimlere aktarılması.
- Gizlilik Tedbirleri: Yasak bölgenin sınır işaretleri ve uyarı levhalarının güncellenmesi.
9. Alanında Uzman Ceza Avukatının Önemi
TCK m.332 kapsamındaki suçlar, devlet güvenliğine ilişkin olduğundan soruşturma ve kovuşturma süreçleri titizlikle yürütülür. Hatalı savunmalar ağır hapis cezalarına yol açabilir. Hem şüpheli/sanık hem de mağdur/müşteki tarafın, askerî ceza hukuku alanında uzman bir avukattan destek alması hayati önemdedir.
10. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru 1: Askerî yasak bölgeye yanlışlıkla girmek suç olur mu?
Cevap: Kast unsuru yoksa ve yanlışlıkla giriş yapıldığı ispatlanırsa ceza verilmez.
Soru 2: Fotoğraf çekmek de bu suça girer mi?
Cevap: Fotoğraf çekme, TCK m.332 kapsamında doğrudan suç değildir ancak TCK m.334 (yasaklanan bilgileri temin) kapsamında değerlendirilebilir.
Soru 3: Askerî yasak bölgeye dron ile girmek aynı cezaya mı tabidir?
Cevap: Dron ile yasak bölgeye giriş fiili, fiziksel girişten farklı değerlendirilse de benzer güvenlik ihlallerinde TCK m.332 veya diğer özel hükümler uygulanabilir.
Sonuç
TCK m.332, devletin askerî güvenliğini koruma amacını taşıyan önemli bir düzenlemedir. Yasak bölge ihlalleri yalnızca bireysel değil, ulusal güvenlik açısından da ciddi sonuçlar doğurur. Bu nedenle hem şüpheliler hem de mağdurlar açısından profesyonel hukuki yardım, adil ve doğru bir yargılama süreci için zorunludur.
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.