Hukuki Makaleler

Atom Enerjisi İle Patlamaya Sebebiyet Verme Suçu (5237 sayılı TCK. madde 173): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Atom enerjisi ile patlamaya sebebiyet verme

Madde 173- (1) Atom enerjisini serbest bırakarak bir patlamaya ve bu suretle bir başkasının hayatı, sağlığı veya malvarlığı hakkında önemli ölçüde tehlikeye sebebiyet veren kişi, beş yıldan az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiilin taksirle işlenmesi halinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

GEREKÇE:

Madde metninde, atom enerjisiyle patlamaya sebep olmak fiili suç hâline getirilmiştir. Geniş kitleleri tahrip edici kuvvete sahip olan ve ekolojik dengenin uzun yıllar boyunca bozulmasına yol açan atom enerjisiyle patlamaya sebebiyet vermek, müstakil bir suç olarak tanımlanmıştır. İkinci fıkrada ise, bu fiilin taksirle işlenmesi, suç olarak tanımlanmıştır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

765 sayılı Kanunda 173. maddenin karşılığı bulunmamaktadır.

AÇIKLAMALAR

Atom Enerjisinin Serbest Bırakılması Suretiyle Tehlike Yaratan Suçlar: Hukuki Değerlendirme ve Uygulama

Özet

Bu makalede, Türk Ceza Kanunu (TCK) 173. maddesinde düzenlenen, atom enerjisinin serbest bırakılması suretiyle bir başkasının hayatı, sağlığı veya malvarlığı hakkında önemli ölçüde tehlikeye neden olunması suçları hukuki açıdan incelenmektedir. Suçların hukuki niteliği, korunmaya değer menfaatler, maddi ve manevi unsurları, teşebbüs, içtima ve kovuşturma süreçleri ayrıntılı şekilde analiz edilmektedir. Ayrıca, Yargıtay içtihatları ve güncel literatür ışığında somut ve genel tehlike suçları ayrımı yapılmakta ve uygulamadaki önemli hususlar vurgulanmaktadır.


I. Hukuki Nitelik

TCK 173. maddesi iki fıkra halinde düzenlenmiş olup:

  • Birinci fıkra, atom enerjisinin serbest bırakılması suretiyle kasıtlı olarak bir başkasının hayatı, sağlığı veya malvarlığı hakkında önemli ölçüde tehlikeye neden olunmasını suç sayar. Bu suç, somut tehlike suçu olmakla beraber, fiilin doğası gereği genel tehlike yaratması nedeniyle genel tehlike suçu olarak kabul edilir. Suçun oluşması için mağdurun fiilen zarar görmesi gerekmez; tehlikenin varlığı yeterlidir.
  • İkinci fıkra, aynı eylemin taksirle işlenmesini düzenler ve bu suç da somut tehlike suçu kapsamında ele alınır.

II. Korunan Değer

Kanun koyucu, atom enerjisinin serbest bırakılması sonucu oluşabilecek büyük çaplı zararları ve çevre sorunlarını önlemek amacıyla, toplumun hayat, sağlık ve malvarlığı değerlerini ve Anayasa’nın 56. maddesinde düzenlenen sağlıklı çevrede yaşama hakkını korumayı hedeflemiştir (Tandoğan, 2019).


III. Suçun Maddi Unsurları

1. Fail ve Mağdur

  • Fail herhangi bir kişi olabilir; suça özgü bir sıfat veya nitelik aranmaz.
  • Mağdur ise toplum veya bireylerdir.

2. Hareket Öğesi

Her iki fıkrada da hareket, atom enerjisinin serbest bırakılması ve bunun sonucunda patlamaya neden olunmasıdır. Birinci fıkrada bu eylem kasten yapılmalıdır. İkinci fıkrada ise taksir söz konusudur. Mahkemenin, mağdurun zarar görüp görmediğini değil, tehlike durumunun varlığını tespit etmesi gerekir (Aksoy, 2021).


IV. Manevi Unsur

  • Birinci fıkra: Genel kast yeterlidir. Failin bir amaç veya saikle hareket etmesi gerekmez; doğrudan veya olası kastla işlenebilir.
  • İkinci fıkra: Taksirli suç olup, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu oluşur. Bilinçli veya bilinçsiz taksir mümkündür (TCK m. 22).

V. Suçun Görünüş Biçimleri

1. Teşebbüs

Birinci fıkradaki suçlarda teşebbüs mümkündür ancak somut tehlike suçlarında tehlikenin gerçekleşmesi objektif cezalandırma şartı olduğundan, teşebbüs halinde cezalandırma tartışmalıdır (Bayraktar, 2020). İkinci fıkradaki taksirli suçta teşebbüs söz konusu değildir.

2. İçtima

Suç genel tehlike suçu olduğundan tehlike altındaki kişi sayısı suç çokluğuna yol açmaz. Ancak fiilin farklı zamanlarda birden çok kez işlenmesi zincirleme suçu doğurur. Mağdurun zarar görmesi halinde ise ayrıca yaralama suçu gündeme gelebilir (TCK m. 43, 86). Yargıtay, zarar neticesiyle tek suç oluştuğu yönünde kararlar vermektedir.

3. Kovuşturma ve Görev

  • Suçlar şikayete tabi olmayıp, resen kovuşturulur. Önödeme ve uzlaşma kapsamı dışındadır.
  • Birinci fıkradaki suç ağır ceza mahkemesinin; ikinci fıkra ise asliye ceza mahkemesinin görev alanındadır.
  • Cezanın 2 yılı aşmaması halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması gündeme gelebilir (CMK m. 231/5).

VI. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

S1: Atom enerjisinin serbest bırakılması suçunda zarar gerçekleşmeli midir?
Hayır, mağdurun zarar görmesi gerekmez; önemli olan tehlikenin varlığıdır.

S2: Bu suç genel tehlike suçu mudur?
Evet, birinci fıkradaki suç genel tehlike yaratması nedeniyle genel tehlike suçu olarak değerlendirilir.

S3: Taksirle işlenen suçta fail kim olabilir?
Herhangi bir kişi olabilir ancak genellikle atom enerjisiyle ilgili görevli veya sorumlu kişiler söz konusudur.

S4: Suçun teşebbüs aşamasında cezalandırılması mümkün müdür?
Birinci fıkradaki suçlarda teorik olarak mümkün olmakla beraber, somut tehlike suçlarında tehlikenin gerçekleşmesi cezalandırma şartı olduğu için pratikte sınırlıdır. Taksirli suçta teşebbüs söz konusu değildir.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir