Hukuki Makaleler

Devletin Egemenlik Alametlerini Aşağılama Suçu (5237 sayılı TCK. madde 300): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Devletin egemenlik alametlerini aşağılama

Madde 300- (1) Türk Bayrağını yırtarak, yakarak veya sair surette ve alenen aşağılayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu hüküm, Anayasada belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alameti olarak kullanılan her türlü işaret hakkında uygulanır.

(2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Bu maddede tanımlanan suçların yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.

GEREKÇE:

Madde metninde, Türk Bayrağını alenen tahkir fiili cezalandırılmaktadır.

Suçun konusu Türk Bayrağıdır. Türk Bayrağından maksat, Anayasanın 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtildiği üzere “şekli kanununda belirtilen beyaz ay yıldızlı al bayraktır”. Ancak, Türk Bayrağının yanı sıra, Anayasa’da belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alameti olarak kullanılan her türlü işaretin de bu suçun konusunu oluşturacağı kabul edilmiştir.

Suçun maddî unsuru, bayrağın aşağılanmasıdır. Bu aşağılama çeşitli suretlerde gerçekleştirilebilir. Madde metninde yer verilen “yırtarak”, “yakarak” kelimeleri, tahkirin gerçekleştiriliş suretleri ile ilgili örnekleri oluşturmaktadır.

Maddenin ikinci fıkrasında, millî hâkimiyet alameti olan İstiklal Marşının alenen aşağılanması, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır.

Maddenin üçüncü fıkrasında, bu suçların Türk vatandaşı tarafından yabancı bir ülkede işlenmesi ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilmiştir.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 145 – (Değişik: 11/6/1936 – 3038/1 md.)

Türk bayrağını veya Devletin diğer bir hakimiyet alametini tahkir kasdile bulunduğu yerden söküp kaldıran veya yırtan, bozan, yahut diğer her hangi bir suretle tezlil eden kimse, bir seneden 3 seneye kadar hapsolunur.

Ceza Kanununun tatbikatında Türk bayrağından maksad Devletin resmi bayrağile milli renkleri taşıyan her hangi bir bayraktır.

Bayraktan başka her hangi bir şey üzerinde bulunan milli renkleri tahkir kasdile bulunduğu yerden söküp kaldıran veya yırtan, bozan yahut diğer her hangi bir suretle tezlil eden kimse hakkında da aynı ceza verilir.

Bu maddede yazılı cürüm yabancı bir memlekette bir Türk tarafından işlenirse, ceza üçte birden eksik olmamak üzere artırılır.

AÇIKLAMALAR

Devletin Egemenlik Alametlerini Aşağılama Suçu (TCK m.300)

Giriş

Türk Ceza Kanunu’nun 300. maddesinde düzenlenen “Devletin egemenlik alametlerini aşağılama” suçu, devletin bağımsızlık ve ulusal bütünlüğünün sembolleri olan bayrak, milli marş ve benzeri unsurların korunmasını amaçlar. Devletin sembolleri, sadece fiziki birer nesne olmayıp; milletin tarihi, kültürel değerleri, bağımsızlık iradesi ve egemenlik hakkının somut göstergeleridir. Bu nedenle, bu sembollere yönelik hakaret veya aşağılama fiilleri, doğrudan doğruya devletin onuruna ve milletin ortak değerlerine saldırı niteliğindedir.

TCK m.300’ün düzenleniş amacı, bireylerin ifade özgürlüğünü tamamen ortadan kaldırmak değil; bu özgürlüğün, başkalarının hakları ve devletin varlık sebepleriyle çatışmayacak şekilde kullanılmasını sağlamaktır.


I. Korunan Yarar ve Hukuki Nitelik

TCK m.300, devletin egemenlik alametleri olarak kabul edilen unsurları koruma altına alır. Bu kapsamda, Türk Bayrağı, Anayasa m.3 ve m.4’te tanımlanan şekil ve renk özelliklerine sahiptir ve değiştirilemez nitelikte bir semboldür. Yine milli marş, devlet armasının kullanıldığı belgeler ve diğer resmi semboller de bu koruma kapsamındadır.

Korunan yarar, devletin uluslararası saygınlığı, milli birlik ve bütünlük duygusu ile siyasi egemenliğinin sembollerine duyulan saygıdır. Suç, devlete karşı işlenen suçlar arasında yer alır ve TCK’nın “Devletin Egemenliğine Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir.


II. SUÇUN UNSURLARI

a. Maddi Unsuru

1. Fail

TCK m.300’de düzenlenen “Devletin egemenlik alametlerini aşağılama” suçunun faili herkes olabilir. Bu suç, özgü suç niteliğinde değildir; vatandaş veya yabancı ayrımı yapılmaksızın herkes tarafından işlenebilir. Ancak, fiilin kamu görevlisi sıfatıyla veya görev sırasında işlenmesi hâlinde, cezanın artırılması bakımından TCK m.266 hükümlerinin uygulanma imkânı tartışılabilir. Özellikle yabancı devlet temsilcilerinin bu suçu işlemeleri hâlinde, diplomatik dokunulmazlık kuralları çerçevesinde ceza sorumluluğunun ertelenmesi veya düşmesi gündeme gelebilir.

2. Mağdur

Bu suçun mağduru doğrudan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir. Bayrak, resmî sancak, millî marş gibi egemenlik alametleri, devletin tüzel kişiliğini ve bağımsızlığını sembolize eder. Dolayısıyla, fiil her ne kadar fiziksel olarak bir eşyaya veya esere yönelmiş görünse de, hukuken zarar gören değer devletin saygınlığıdır.

3. Suçun Konusu

Suçun konusunu, Anayasada belirlenen özellikleri taşıyan Türk bayrağı, resmî sancaklar, devletin diğer egemenlik sembolleri ve Millî Marş oluşturmaktadır. Burada, TCK m.300’ün lafzında “beyaz ay yıldızlı al bayrak” ibaresi, yalnızca şekil ve renk bakımından Anayasa ve ilgili kanunlarda tanımlanan bayrağı kapsamaktadır. Benzer görünümlü sembollerin aşağılanması ise bu madde kapsamında değil, genel hakaret hükümleri çerçevesinde değerlendirilebilir.

4. Hareket Unsuru

Kanun koyucu, fiilin işlenme biçimlerini “yırtmak, yakmak veya sair surette aşağılamak” şeklinde düzenlemiştir.

  • Yırtmak: Bayrağın bütünlüğünü bozacak şekilde fiziksel zarar vermek.
  • Yakmak: Bayrağın tamamen veya kısmen ateşe verilerek tahrip edilmesi.
  • Sair surette aşağılamak: Tükürmek, yere atmak, kirletmek veya hakaret içerikli şekilde teşhir etmek gibi, bayrağın şerefini rencide edecek diğer hareketlerdir.
    Burada önemli olan, fiilin alenen işlenmesidir. Yani hareketin belirli bir topluluk veya kamu tarafından algılanabilir olması gerekir.

b. Manevi Unsuru

Suç, doğrudan kast ile işlenebilir. Failin, fiilin bayrağa veya egemenlik alametine yönelik olduğunu bilmesi ve aşağılayıcı hareketi bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi gerekir. Olası kast veya taksir bu suçta yeterli değildir. Failin amacı, devletin onurunu küçük düşürmek olmalıdır. Ancak bu amacın ispatı, çoğu zaman fiilin işlendiği koşullar, sözler ve davranışlarla belirlenir.


III. Hukuki Nitelik

Bu suç, soyut tehlike suçu niteliğindedir; yani devletin saygınlığının gerçekten zedelenmesi aranmaz, eylemin bu tehlikeyi yaratmaya elverişli olması yeterlidir. Aynı zamanda, sırf hareket suçu olması sebebiyle neticenin gerçekleşmesi aranmaz.


IV. SUÇUN CEZASI VE YARGILAMA USULÜ

1. Temel Ceza

  • Türk Bayrağını aşağılayanlar: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis.
  • İstiklal Marşını aşağılayanlar: 6 aydan 2 yıla kadar hapis.

2. Cezayı Artıran Haller

  • Suçun yabancı bir ülkede Türk vatandaşı tarafından işlenmesi: Temel ceza üçte bir oranında artırılır.
  • Suçun kamu görevlisi sıfatıyla işlenmesi hâlinde TCK m.266 ile birlikte değerlendirilerek ceza artırılabilir.

3. Kovuşturma ve Görev

  • Suç, şikâyete bağlı değildir; Cumhuriyet başsavcılığı tarafından re’sen soruşturulur.
  • İddianame ile dava açılır ve mahkeme açık, aleni şekilde işlenmiş eylemi tespit eder.
  • Suçun yabancı ülkede işlenmesi hâlinde TCK m.13/1-b uyarınca Türk kanunları uygulanır ve Adalet Bakanının talebiyle Türkiye’de yargılama yapılabilir.

4. Teşebbüs ve İçtima

  • Fail eylemi gerçekleştirmeye başlamış ancak sonuç doğmamışsa, teşebbüsten sorumlu tutulur.
  • Alenen aşağılama eylemi hem Türk Bayrağı hem de İstiklal Marşı için aynı anda işlenirse, iki ayrı suç oluşur ve içtima kuralları uygulanır.
  • Suçu işlemeye yardım eden, azmettiren veya teşvik eden kişiler genel iştirak hükümleri çerçevesinde cezalandırılır.

V. SUÇ İSNAT OLUNAN KİŞİLERİN VE MAĞDURLARIN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ

1. Suç İsnat Edilen Kişiler

  • Hak savunması: Suç isnat edilen kişi, avukat aracılığıyla savunma hakkını kullanmalıdır.
  • Delil sunma: Fiilin aleniyet ve aşağılama niteliğine ilişkin deliller sunulabilir.
  • Gönüllü vazgeçme: Eylemi durdurma veya neticenin doğmasını engelleme hâlinde, cezai sorumluluk hafifleyebilir.

2. Suçtan Zarar Gören / Mağdurlar

  • Devlet adına hareket: Suçtan doğrudan zarar gören Türkiye Cumhuriyeti Devleti olduğundan, mağdur sıfatıyla kamu kurumları soruşturma ve kovuşturmayı başlatır.
  • Bireysel başvuru: Vatandaşlar, fiili gördüklerinde Cumhuriyet başsavcılığına ihbarda bulunabilir.
  • Hukuki destek: Mağdur kurumlar, dava sürecinde alanında uzman ceza avukatı desteği alarak etkin takibat sağlayabilir.

VI. SIKÇA SORULAN SORULAR

Soru 1: Bayrağa zarar vermeden sadece hakaret etmek suç olur mu?
Cevap: Sözlü veya yazılı hakaret, yalnızca aşağılamanın aleniyet ve fiziksel eylem unsuru sağlanırsa TCK m.300 kapsamında cezalandırılır. Aksi hâlde genel hakaret hükümleri uygulanır.

Soru 2: Yabancı bir ülkede Türk bayrağına zarar verilirse ne olur?
Cevap: Türk vatandaşı tarafından işlenmişse, cezaya üçte bir oranında artırma uygulanır ve Türkiye’de yargılama yapılabilir.

Soru 3: İfade özgürlüğü kapsamında bayrağa yönelik eleştiri yapılabilir mi?
Cevap: Eleştiri, bayrağı veya milli marşı aşağılayıcı nitelikte olmadığı sürece korunur. Fiziksel zarar veya alenen aşağılama hâlinde suç oluşur.

Soru 4: Avukat desteği gerekli midir?
Cevap: Kesinlikle evet. Suç, devletin en hassas egemenlik değerlerini koruduğu için, hem fail hem de mağdur tarafın uzman ceza avukatından destek alması kritik öneme sahiptir.


VII. SONUÇ

TCK m.300, Türk Bayrağı ve İstiklal Marşı gibi devletin egemenlik alametlerini koruma amacı taşımaktadır. Suç, failin bilinçli ve iradi olarak alenen aşağılayıcı hareket yapması ile oluşur. Mağdur doğrudan devlet olup, suç şikâyete bağlı değildir. Eylemin yabancı ülkede işlenmesi veya aynı anda birden fazla sembole yönelik olması hâlinde ceza artırımı ve içtima hükümleri uygulanır. Hem suç isnat edilen kişiler hem de mağdurlar, alanında uzman ceza avukatı desteği ile haklarını etkin şekilde savunmalıdır.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir