Ankara Ceza Avukatı Avukat Necmettin İlhan [İLHAN HUKUK BÜROSU], ağır ceza avukatları ile ceza davaları konusunu kapsamlı bir bakış açısıyla ele alıyor.

Hak kullanımını ve beslenmeyi engelleme
Madde 298- (1) Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutukluların haberleşmelerini, ziyaretçileriyle görüşmelerini, iyileştirme ve eğitim programları çerçevesinde eğitim ve spor, meslek kazandırma ve işyurdu çalışmaları ile diğer sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalarını, kurum tabibince muayene ve tedavi edilmelerini, müdafi veya avukat tayin etmelerini, bunlarla görüşmelerini, mahkemelere veya Cumhuriyet başsavcılıklarına gitmelerini, kurum görevlileri ile görüşmelerini, salıverilenlerin kurum dışına çıkmalarını her ne suretle olursa olsun engelleyenler, hükümlü ve tutukluları bu fiillere teşvik edenler, bu yolda talimat verenler, mevzuatın hükümlü ve tutuklulara tanıdığı sair her türlü görüşme ve temas olanağını engelleyenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılırlar.
(2) Hükümlü ve tutukluların beslenmesini engelleyenler hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir. Hükümlü ve tutukluların açlık grevine veya ölüm orucuna teşvik veya ikna edilmeleri ya da bu yolda kendilerine talimat verilmesi de beslenmenin engellenmesi sayılır.
(3) Beslenmenin engellenmesi nedeniyle kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinden biri veya ölüm meydana gelmiş ise, ayrıca kasten yaralama veya kasten öldürme suçlarına ilişkin hükümlere göre cezaya hükmolunur.
GEREKÇE:
Bu maddeyle, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutukluların haberleşmesini, ziyaretçileriyle görüşmesini, iyileştirme ve eğitim programları çerçevesinde eğitim ve spor, meslek kazandırma ve işyurdu çalışmaları ile diğer sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalarını, kurum tabibince muayene ve tedavilerini, avukat atamalarını veya bunlarla görüşmelerini, mahkemelere veya Cumhuriyet başsavcılıklarına gitmelerini, kurum görevlileriyle görüşmelerini veya salıverilenlerin kurum dışına çıkmalarını her ne suretle olursa olsun engelleyenler, hükümlü ve tutukluları bu fiillere teşvik edenler, bu yolda talimat verenler ile mevzuatın hükümlü ve tutuklulara tanıdığı her türlü görüşme ve temas olanaklarını engelleyenler hakkında verilecek hapis cezası belirlenmiştir. Hükümlü ve tutukluların açlık grevine veya ölüm orucuna ikna veya teşvik edilmeleri veya bu yolda kendilerine talimat verilmesinin de, beslenmesinin engellenmesi sayılacağı ifade edilerek, beslenmeyi engelleyenler hakkında uygulanacak hürriyeti bağlayıcı cezalar belirtilmiştir.
Maddenin üçüncü fıkrasında, beslenmenin engellenmesi nedeniyle kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hâllerinden biri veya ölüm meydana gelmiş ise, ayrıca kasten yaralama veya kasten öldürme suçlarına ilişkin hükümlere göre cezaya hükmolunacağı kabul edilmiştir.
Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı
Madde 307/b – (Ek: 05/02/2003 – 4806/2 md.) Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutukluların haberleşmelerini, ziyaretçileriyle görüşmelerini, iyileştirme ve eğitim programları çerçevesinde eğitim ve spor, meslek kazandırma ve işyurdu çalışmaları ile diğer sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalarını, kurum tabibince muayene ve tedavi edilmelerini, müdafi veya avukat tayin etmelerini, bunlarla görüşmelerini, mahkemelere veya Cumhuriyet Başsavcılıklarına gitmelerini, kurum görevlileri ile görüşmelerini, salıverilenlerin kurum dışına çıkmalarını her ne suretle olursa olsun engelleyenler, hükümlü ve tutukluları bu fiillere teşvik edenler, bu yolda talimat verenler, mevzuatın hükümlü ve tutuklulara tanıdığı sair her türlü görüşme ve temas olanaklarını engelleyenler, fiilleri başka bir suç oluştursa bile, ayrıca bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılırlar.
Hükümlü ve tutukluların beslenmesini engelleyenler hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir. Hükümlü ve tutukluların açlık grevine veya ölüm orucuna teşvik veya ikna edilmeleri ya da bu yolda kendilerine talimat verilmesi de beslenmenin engellenmesi sayılır.
Beslenmenin engellenmesi nedeniyle ölüm meydana geldiğinde faile on yıldan yirmi yıla kadar hapis cezası verilir. 456 ncı maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında sayılan bedensel zararların meydana gelmesi hâlinde ise, faile aynı madde hükümleri gereğince ceza verilir.
AÇIKLAMALAR
TCK m. 298 Çerçevesinde Hak Kullanımını ve Beslenmeyi Engelleme Suçu
Özet
Ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutukluların temel hak ve özgürlüklerinin korunması, hukuk devleti ilkesi çerçevesinde büyük önem taşır. Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 298. maddesi, infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutukluların haberleşme, ziyaret, sağlık, eğitim ve beslenme haklarının engellenmesini suç olarak düzenlemektedir. Bu makalede, TCK m. 298’in kapsamı, ceza yaptırımları, suçun unsurları, mağdur ve fail açısından hak ve yükümlülükler ile güncel hukuki uygulamalar ele alınmaktadır. Ayrıca sıkça sorulan sorular üzerinden uygulamadaki belirsizlikler giderilmeye çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Ceza infaz kurumu, TCK 298, hak kullanımının engellenmesi, beslenme hakkı, ceza hukuku, tutuklu ve hükümlü hakları.
1. Giriş
Ceza infaz kurumları, topluma karşı işlenen suçlar sonucunda hüküm giymiş veya gözaltına alınmış kişilerin yasal sınırlar çerçevesinde tutulduğu ve rehabilite edildiği özel alanlardır. Bu alanlarda hak ve özgürlüklerin korunması, hem ulusal hem de uluslararası hukuk normlarıyla güvence altına alınmıştır (Anayasa, m. 19; BM İşkenceye Karşı Sözleşme, 1984).
TCK m. 298, hükümlü ve tutukluların temel haklarını engelleyen fiilleri açıkça cezalandırmakta, ayrıca beslenmeye müdahale ve bu müdahalenin yol açabileceği sonuçlar için özel yaptırımlar öngörmektedir.
2. Suçun Kapsamı ve Unsurları
2.1 Hak Kullanımını Engelleme
Madde 298/1’e göre, aşağıdaki fiiller suç kapsamına girer:
- Haberleşmelerin engellenmesi (mektup, telefon, elektronik iletişim vb.)
- Ziyaretçi görüşlerinin engellenmesi
- Eğitim, spor ve meslek kazandırma faaliyetlerine katılımın engellenmesi
- Sağlık hizmetlerine erişimin engellenmesi (muayene ve tedavi)
- Müdafi veya avukat tayin edilmesi ve görüşmelerin engellenmesi
- Mahkemelere veya Cumhuriyet başsavcılıklarına gitmenin engellenmesi
Bu fiilleri işleyenler 1-3 yıl hapis cezası ile cezalandırılır.
2.2 Beslenmeyi Engelleme
Madde 298/2, hükümlü ve tutukluların yeterli beslenmesinin engellenmesini ayrı bir suç olarak tanımlar. Buna, açlık grevi veya ölüm orucuna teşvik veya ikna edilme de dahildir. Bu fiil 2-4 yıl hapis cezası ile yaptırıma bağlanmıştır.
2.3 Ağır Sonuçlar
Beslenmenin engellenmesi sonucunda kasten yaralama veya ölüm gerçekleşirse, ek cezai sorumluluk doğar ve ilgili TCK hükümleri (m. 81, 85) uygulanır.
3. Suçtan Etkilenen Taraflar ve Yapması Gerekenler
3.1 Suç Isnadı Yapılan Kişiler
- Suç isnat edildiğinde savunma haklarını ihmal etmemelidir.
- Alanında uzman bir ceza avukatından destek almalıdır.
- Tutukluluk veya hükümlülük süresi boyunca hak ihlallerine ilişkin belge ve delilleri toplamalıdır (görüşme kayıtları, tanık beyanları, sağlık raporları).
- Mahkeme süreçlerinde işbirliği ve doğru beyanda bulunmak hukuki süreci olumlu etkiler.
3.2 Mağdurlar / Hükümlü ve Tutuklular
- Haklarının engellendiğini tespit ettiklerinde yazılı başvuru ve şikâyet hakkını kullanmalıdır (Ceza infaz kurumu müdürlüğü, Adalet Bakanlığı, Cumhuriyet Başsavcılığı).
- Sağlık veya eğitim hizmetlerine erişim engelleniyorsa kurum tabibi ve avukata bildirimde bulunmalıdır.
- Açlık grevi veya ölüm orucu teşvikine maruz kalmaları durumunda hemen yetkili makamlara veya avukatlarına başvurmalıdır.
4. Uygulamadaki Önemli Noktalar
- Suç, hem doğrudan hem de dolaylı eylemlerle işlenebilir. Örneğin, talimat vermek veya teşvik etmek de cezai sorumluluk doğurur.
- Beslenmenin engellenmesinin ağır sonuçları, temel ceza sınırlarının ötesinde ek yaptırım gerektirir.
- Ceza infaz kurumunda görevli olmayan kişiler için de suçun unsurları mevcutsa sorumluluk doğabilir.
5. Sıkça Sorulan Sorular
Soru 1: Açlık grevine katılan bir hükümlüye zorla yemek verilmesi suç sayılır mı?
Cevap: Suç, beslenmenin engellenmesidir. Zorla besleme, beslenme hakkını ihlal değil, aksine sağlama eylemi olabilir. Ancak muhafaza ve güvenlik şartlarına uygun yapılmalıdır.
Soru 2: Kurum görevlileri dışında bir kişi, hükümlüleri açlık grevine teşvik ederse cezai sorumluluk doğar mı?
Cevap: Evet. Madde 298/2, teşvik ve talimat verme fiillerini de cezalandırmaktadır.
Soru 3: Hakların engellenmesi nedeniyle fiziksel zarar oluşursa ne olur?
Cevap: Bu durumda TCK m. 81 (kasten öldürme) veya m. 85 (taksirle öldürme) hükümleri uygulanabilir ve ek ceza söz konusu olur.
6. Sonuç ve Öneriler
TCK m. 298, ceza infaz kurumlarında temel hakların güvence altına alınmasını amaçlayan kritik bir düzenlemedir. Suç isnat edilenler ve mağdurların, hak kayıplarını önlemek veya cezai sorumluluklarını azaltmak için uzman ceza avukatından danışmanlık almaları esastır. Kurum içi şikâyet mekanizmaları etkin şekilde kullanılmalı ve her türlü ihlal belge ve kayıt altına alınmalıdır.
Bu makale, hem akademik hem de pratik perspektiften TCK m. 298’in uygulanmasını anlamak isteyen hukukçular, avukatlar ve ceza infaz kurumu çalışanları için yol gösterici niteliğindedir.
Kaynakça
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası. (1982). Resmî Gazete.
- Türk Ceza Kanunu, Madde 298. (2004).
- Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Sözleşme. (1984).
- Yıldırım, S. (2021). Ceza infaz kurumlarında hak ihlalleri ve hukuki sonuçları. Ankara: Adalet Yayınları.
- Demir, A., & Kaya, M. (2020). Hükümlü ve tutuklu hakları: Teorik ve pratik yaklaşımlar. İstanbul: Seçkin Yayıncılık.

Ankara Ağır Ceza Avukatı İletişim Bilgileri | ||
✅ | Ankara Ağır Ceza Avukatı: | Avukat Necmettin İlhan |
✅ | Telefon : | 0312 4671882 – 0505 3522337 |
✅ | Adres: | Yeni Bağlıca Mah. Etimesgut Blv. No:90/B Qule Bağlıca İş Merkezi No:20 Etimesgut/Ankara |
✅ | Mail: | ncm.ilhan@gmail.com.tr |
✅ | Hizmet Alanları: | Ağır Cezalık Suçlar, Ağır Ceza Davaları, Ceza Hukuku |
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.