Hukuki Makaleler

Hakaret Suçunda Mağdurun Belirlenmesi (5237 sayılı TCK. madde 126): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Mağdurun belirlenmesi

Madde 126- (1) Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.

GEREKÇE:

Hakaret suçunun oluşabilmesi için mağdurun belli veya belirlenmesinin olanaklı bulunması gereklidir. İşte bu maddeyle suçu işleyen tarafından mağdurun kimliğinin açıkça belirtilmediğinde, ne gibi bir durumun varlığı hâlinde ismin belirtilmiş ve hakaretin açıklanmış sayılacağına ait ölçü gösterilmektedir.

Madde, aslında usul hukuku bakımından ispata yönelik, karineye benzer bir ölçü getirmiş bulunmaktadır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 484 – Geçen maddelerde beyan olunan cürümlerin irtikâbında kendine tecavüz olunan kimsenin ismi sarahaten zikredilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile eğer mahiyetinde ve müddeinin şahsına matufiyetide tereddüt edilemeyecek derecede karineler varsa hem ismi zikredilmiş hem de azviyat tasrih kılınmış gibi muamele olunur.

AÇIKLAMALAR

Mağdurun Belirlenmesi ve Hakaret Suçundaki Rolü

Özet:
Bu makalede, Türk Ceza Kanunu (TCK) 126. maddesi kapsamında hakaret suçunda mağdurun belirlenmesi konusu ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Mağdurun açıkça belirtilmediği durumlarda dahi hakaretin gerçekleşip gerçekleşmediği hususu, hukuki dayanaklar, Yargıtay kararları ve uygulama örnekleri ışığında incelenmiştir. Makale, hukuk pratiğinde mağdurun tespiti ve ispat yükümlülüğüne dair kritik kavramları açıklamayı amaçlamaktadır.

Anahtar Kelimeler: Mağdurun belirlenmesi, hakaret suçu, TCK 126, Yargıtay kararları, hukuki ispat, Türk Ceza Kanunu.


1. Giriş

Hakaret suçu, kişilerin onur, şeref ve saygınlığını korumayı amaçlayan ceza hukuku normlarından biridir. Suçun oluşabilmesi için, mağdurun kim olduğunun belirlenmesi veya belirlenmesinin mümkün olması gerekir. Ancak mağdurun isminin açıkça belirtilmediği durumlarda suçun gerçekleşip gerçekleşmediği tartışmalıdır. Bu bağlamda TCK’nın 126. maddesi hukuki ölçütler sunmaktadır.


2. Hukuki Çerçeve: TCK Madde 126’nın İncelenmesi

2.1. Madde Metni ve Yorumu
Türk Ceza Kanunu’nun 126. maddesi şöyledir:

“Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.”

Bu hüküm, mağdurun açıkça isimlendirilmediği hallerde dahi, failin kastının veya hakaretin muhatabının belirlenebilir olduğu durumlarda suçun gerçekleşeceğini ifade eder. Kanun koyucu, burada mağdurun kimliğinin dolaylı yollardan tespit edilebilir olması durumunda, hakaret suçunun varlığını kabul etmektedir. Böylece ispata yönelik bir karine sistemi kurulmuştur.

2.2. 765 Sayılı Kanun ile Karşılaştırma
Eski 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 484. maddesiyle paralel olan bu düzenleme, yeni kanunda da benzer biçimde korunmuş; ancak daha açıklayıcı bir yaklaşım benimsenmiştir.


3. Mağdurun Belirlenebilirliği: Kavramsal Açıklamalar

Hakaret suçunda mağdurun belirlenmesi, yalnızca ismin açıkça söylenmesi ile değil, farklı yollarla da mümkün olabilir. Örnekler:

  • Lakap kullanımı
  • İsim veya soyadının baş harfleri
  • Fotomontaj, karikatür gibi görsel unsurlar
  • “Malum şahıs” gibi genel ancak mağduru belli eden ifadeler

Ayrıca, mağdurun yalnızca fail tarafından anlaşılabilen imalar içeren hakaretler de suç kapsamında değerlendirilir. Çünkü bu durumda failin kastı ve hakaretin muhatabı bellidir.


4. Uygulama Alanı ve Sınırlamalar

Belirli bir kişiye yönelik olmayan genel hakaretler, doğrudan TCK 126’ya göre değerlendirilmez. Bunun yerine, YTCK’nın 213-217. maddeleri arasındaki “kamu barışına karşı suçlar” kapsamında ele alınabilir. Örneğin:

  • Belirli bir bölgedeki kişilerin topluca küçük düşürülmesi
  • Etnik, dini veya siyasi gruplara yönelik aşağılayıcı ifadeler (YTCK m.216)


5. Sonuç ve Değerlendirme

TCK 126. madde, hakaret suçunda mağdurun belirlenmesi açısından temel hukuki ölçütleri belirlemiştir. Mağdurun isminin açıkça belirtilmediği durumlarda dahi, mağdurun kim olduğunun failin sözleri veya davranışlarından anlaşıldığı hallerde hakaret suçu oluşur. Bu düzenleme, ceza yargılamasında mağdurun tespitine yönelik delil toplama ve yorumlamada önemli bir yol göstericidir.

Hakaretin toplumsal barışa yönelik genel ifadelerden farklı olarak belirli kişiye yönelik olması gerektiği, Yargıtay kararları ve hukuk doktrininde açıkça vurgulanmaktadır. Bu nedenle hukuki uygulamada mağdurun belirlenmesi, failin kastının netleşmesi ve ispatı açısından kritik öneme sahiptir.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir