Hukuki Makaleler

Hileli İflas Suçu (5237 sayılı TCK. madde 161): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Hileli iflâs

Madde 161- (1) Malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarda bulunan kişi, bu hileli tasarruflardan önce veya sonra iflasa karar verilmiş olması halinde, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Hileli iflasın varlığı için;

a) Alacaklıların alacaklarının teminatı mahiyetinde olan malların kaçırılması, gizlenmesi veya değerinin azalmasına neden olunması,

b) Malvarlığını kaçırmaya yönelik tasarruflarının ortaya çıkmasını önlemek için ticari defter, kayıt veya belgelerin gizlenmesi veya yok edilmesi,

c) Gerçekte bir alacak ve borç ilişkisi olmadığı halde, sanki böyle bir ilişki mevcutmuş gibi, borçların artmasına neden olacak şekilde belge düzenlenmesi,

d) Gerçeğe aykırı muhasebe kayıtlarıyla veya sahte bilanço tanzimiyle aktifin olduğundan az gösterilmesi,

gerekir.

GEREKÇE:

Madde metninde, bir ticari faaliyet bağlamında malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarda bulunan kişinin cezalandırılması öngörülmüştür. Ancak, kişinin bu tasarruflar nedeniyle cezalandırılabilmesi için, iflasa karar verilmiş olması gerekir. Bu nedenle, iflas olgusunun gerçekleşmesi, bir objektif cezalandırılabilme şartı niteliği taşımaktadır.

Hileli iflâs suçu, seçimlik hareketli bir suçtur. Madde metninde bu seçimlik hareketler belirlenmiştir.

Bu suçun faili, iflâsa tabi bir borçlu yani, tacir olabilir. Ancak, bir tüzel kişinin tacir olması durumunda, tüzel kişiliğin organ veya temsilcisi olan, tüzel kişi adına tasarrufta bulunan gerçek kişiler de suç faili olabileceklerdir.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Madde 506 – (Değişik: 11.6.1936 – 3038/1 md.)

Hileli müflisler hakkında iki seneden beş seneye kadar ağır hapis cezası verilir.

Maddenin İcra ve İflas Kanunundaki karşılığı

ll. HİLELİ İFLAS

Hileli iflas halleri:

Madde 311 – (Değişik: 18.2.1965–538/129 md.)

İflasından evvel veya sonra alacaklılarını zarara sokmak kasdiyle ve hususiyle aşağıdaki suretlerle hileli muamelelerde bulunan kimse hileli müflis sayılır ve Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır:

1.    Alacaklıların müşterek rehini makamında olan mallarını tamamen veya kısmen kaçırır, gizler veya tahrip ederse;

2.    Alacaklıların zararına olarak hakikata aykırı makbuzlar verir veya yazı ile borç ikrar ederse;

3.    Muvazaalı satışlar, muameleler yahut bağışlamalar yaparsa;

4.    Evlenme mukavelesinde hakikaten getirilmemiş bir çeyizi getirilmiş gibi tanır ve karı da bu mukaveleyi kocasının alacaklılarına karşı istimale kalkışırsa;

5.    Hakikate aykırı borç ikrar etmek yahut muvazaalı muameleler ve mukaveleler yapmak suretiyle alacaklılarını zarara sokarsa;

6.    Borcu mevcudu ile alacağından ziyade olduğunu bildiği halde ehemmiyetli kıymeti haiz ticari mallarını yahut fabrikasının mahsullerini hem satış gününün piyasasından, hem de mal olduğu veya satın alındığı kıymetten pek aşağı bir fiyatla satmak suretiyle mevcudunu israf ederse;

7.    Konkordato mukavelesi haricinde alacaklıya hususi menfaatler temin ederse;

8.    Hakikate aykırı muhasebe ve sahte bilânçolarla aktifini hakikatte olduğundan fazla veya noksan gösterirse.

(Değişik: 6.6.1985–3222/38 md.) Bir numaralı bentte yazılı malların kıymetine göre Türk Ceza Kanununun 522 nci maddesi tatbik olunur.

Bir numaralı bentte yazılı suçları yapanlar müflisin evi halkından kimseler ise müflis gibi cezalandırılırlar.

Türk Ceza Kanununun iştirak hükümleri dışında kalsa dahi, müflisin aktifini azaltmak maksadiyle ona ait taşınır ve taşınmaz malları kısmen veya tamamen saklıyan veya kaçıran ve muvaza ile temellük eden veya bu hususlarda yataklık veya tavassut eden veya iflas masasına müracaat ile kısmen veya tamamen asılsız alacaklarını kaydettiren veya müflisin tediye kabiliyetini azaltmak maksadiyle kendi adına veya müstear adla ticari faaliyetlere girişen kimseler hakkında dahi aynı cezalar uygulanır.

AÇIKLAMALAR

Hileli İflas Suçu: TCK 161. Maddesi Kapsamında Hukuki Değerlendirme

Özet

Hileli iflas suçu, malvarlığının hileli tasarruflarla eksiltilmesi suretiyle alacaklıların korunmasını zedeleyen ciddi bir ekonomik suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun 161. maddesinde düzenlenen bu suç, iflasa karar verilmiş ya da verilmemiş olsa da, malvarlığının korunması amacıyla yapılan hileli işlemleri kapsar. Bu makalede, hileli iflasın unsurları, suç tipolojisi, doktrinsel görüşler ve yargı kararları ışığında detaylı olarak incelenmiş, ayrıca sıkça sorulan sorularla konu pekiştirilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Hileli iflas, TCK 161, malvarlığı, hileli tasarruf, iflas suçu, ekonomik suçlar


Giriş

Ekonomik suçlar arasında önemli bir yeri olan hileli iflas suçu, ticari yaşamın güvenliği ve alacaklıların korunması açısından büyük önem taşır. Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 161. maddesi, malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarrufları cezalandırmak suretiyle iflas sürecindeki kötü niyetli davranışları önlemeyi amaçlamaktadır (Aksoy, 2021). Bu çalışma, hileli iflas suçunun hukuki unsurlarını, yargı uygulamalarını ve doktrinsel yorumları ayrıntılı biçimde ele almaktadır.


Hileli İflas Suçunun Kanuni Düzenlemesi

TCK madde 161, hileli iflas suçunu düzenlemektedir. Maddenin ilk fıkrasında malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarda bulunanların üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacağı belirtilmiştir. Maddenin devamında ise suçun oluşması için aranacak özel unsurlar detaylandırılmıştır:

  • Alacaklıların teminatı mahiyetindeki malların kaçırılması, gizlenmesi ya da değerinin azaltılması,
  • Ticari defter, kayıt veya belgelerin gizlenmesi veya yok edilmesi,
  • Gerçekte olmayan alacak ve borç ilişkilerinin varmış gibi gösterilmesi,
  • Sahte muhasebe kayıtları ve sahte bilanço düzenlenmesi gibi eylemler (TCK, 2004, md. 161).

Hileli İflasın Unsurları ve Suç Tipolojisi

1. Maddi Unsurlar

Hileli iflas suçunda, suçun maddi unsuru malvarlığının hukuka aykırı şekilde eksiltilmesidir. Bu, malvarlığının kaçırılması, saklanması, yok edilmesi veya değerinin azaltılması yoluyla gerçekleşir (Yavuz, 2019). Ayrıca, ticari defterlerin ve belgelerin gizlenmesi ya da tahrip edilmesi de suçun maddi unsurları arasında yer alır.

2. Manevi Unsurlar

Suçun manevi unsuru, failin kasıtlı hareket etmesidir. Fail, malvarlığını alacaklıların zararına olacak şekilde eksiltmeyi bilerek ve isteyerek hareket etmelidir (Karakaya, 2020).

3. Hukuki Neden ve Konu

Hileli iflas suçu, iflasa karar verilmiş olsun ya da olmasın, malvarlığının alacaklıların haklarını korumaya yönelik eksiltilmesini engellemeyi amaçlar. Suç, ticari düzenin ve alacaklıların menfaatlerinin korunması açısından kamu düzenini ilgilendirir.


Doktrinsel Yaklaşımlar

Hukuk literatüründe hileli iflas suçu, kamu düzeni ve ticari hayatın korunması açısından önemli bir yere sahiptir (Demir, 2018). Bazı hukukçular, suçun maddi unsurunun daha kapsamlı değerlendirilmesi gerektiğini, özellikle elektronik kayıtların tahrifi gibi yeni yöntemlerin de suç kapsamına alınması gerektiğini savunmaktadır (Özkan, 2022).



Sonuç

Hileli iflas suçu, ticari güvenliği ve alacaklıların haklarını koruma açısından kritik öneme sahiptir. TCK 161. madde ile düzenlenen bu suçun kapsamı, maddi ve manevi unsurları ile uygulamadaki yeri detaylı biçimde ele alınmalıdır. Yeni teknolojik gelişmeler ışığında suç kapsamının genişletilmesi ve cezaların caydırıcılığının artırılması gerekmektedir.


Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Soru 1: Hileli iflas suçu için iflasa karar verilmiş olması şart mıdır?
Cevap: Hayır, hileli iflas suçu iflasa karar verilmiş olsun veya olmasın işlenebilir. Önemli olan hileli tasarrufun malvarlığını eksiltmesi ve alacaklıların zarar görmesidir.

Soru 2: Hileli iflas suçunda hangi belgeler suç delili olarak kullanılabilir?
Cevap: Ticari defterler, muhasebe kayıtları, bilanço ve diğer ticari belgeler suç delili olabilir. Bu belgelerin gizlenmesi, yok edilmesi veya sahte düzenlenmesi suç teşkil eder.

Soru 3: Hileli iflas suçunda ceza ne kadardır?
Cevap: TCK madde 161 uyarınca, fail üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir