Hukuki Makaleler

Hukuka Uygun Olarak Kaydedilen Kişisel Verilerin Silinmemesi Suçu (5237 sayılı TCK. madde 138): Ceza Hukuku, Ankara – Avukat Necmettin İlhan

Verileri yok etmeme

Madde 138- (1) Kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara görevlerini yerine getirmediklerinde bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası verilir.[1]

(2) (Ek: 21/2/2014-6526/5 md.) Suçun konusunun Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre ortadan kaldırılması veya yok edilmesi gereken veri olması hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.

GEREKÇE:

Bu madde hükmü ile, hukuka uygun olarak kaydedilmiş olan kişisel verilerin kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına rağmen yok edilmemesi, bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır.

6526 sayılı Kanunun GEREKÇESİ

Madde 5- Maddeyle, 5237 sayılı Kanunun 138 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suçun cezası artırılmakta ve maddeye yeni bir fıkra eklemek suretiyle, suçun konusunun Ceza Muhakemesi Kanununa göre ortadan kaldırılması veya yok edilmesi gereken bir veri olması halinde cezanın bir kat artırılması öngörülmektedir. Değişiklikle, kişisel verilerin ve özel hayatın daha etkin korunması amaçlanmaktadır.

Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı

Bu maddenin karşılığı bulunmamaktadır.

AÇIKLAMALAR

TCK 138. Madde: Hukuka Uygun Olarak Kaydedilen Kişisel Verilerin Silinmemesi Suçu

I. Giriş

Türkiye’de kişisel verilerin korunması ve bu verilerin hukuka uygun şekilde işlenmesi, temel insan hakları kapsamında Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır. Ancak, hukuka uygun olarak kaydedilmiş kişisel verilerin belirli yasal sürelerin geçmesine rağmen yok edilmemesi veya silinmemesi halinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 138. maddesi uyarınca suç oluşmaktadır. Bu makalede, TCK 138. maddenin kapsamı, unsurları, hukuki niteliği, korunan hukuki yarar, cezai yaptırımları ve uygulamadaki önemli noktalar detaylı biçimde ele alınacaktır.


II. Yasal Düzenleme ve Suçun Tanımı

TCK 138. madde hükmü şöyledir:

“Hukuka uygun olarak kaydedilmiş olan kişisel verilerin, kanunlarda belirlenen sürelerin geçmesine rağmen yok edilmemesi suçtur.”

Bu düzenleme, hukuka uygun şekilde kayıt altına alınan ve kanunlarda belirli bir süreden sonra silinmesi zorunlu olan kişisel verilerin, sorumlu kişi tarafından yok edilmemesi durumunda cezai yaptırımı öngörür. Suçun failinden, yetkili ve yükümlü olan kişilerin bu verileri sistemden silmeleri beklenir; silmeme eylemi ise ihmal suretiyle gerçekleşir.


III. Korunan Hukuki Yarar

Bu suçun temelinde, kişilerin özel hayatının gizliliği ve kişisel verilerinin korunması hakkı yer almaktadır. Bu hak:

  • Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 20. maddesi,
  • Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesi tarafından güvence altına alınmıştır.

Kişisel verilerin silinmemesi, bu temel hakların ihlali anlamına gelir ve hukuki koruma gerektirir.


IV. Suçun Unsurları

1. Fail

Suçun faili, kanunlarla belirlenmiş süreler sonunda kişisel verileri sistemden silmekle yükümlü olan kişilerdir. Fail kamu görevlisi olabileceği gibi, özel kişi veya kurum çalışanı da olabilir. Ancak failin, bu konuda yasal bir görev ve yetkisinin bulunması gerekir. Bu nedenle TCK 138. madde özgü suçlar kapsamında değerlendirilir.

2. Mağdur

Suçun mağduru, kişisel verileri hukuka uygun şekilde sisteme kaydedilmiş ve silinmesi gereken gerçek kişiler ya da tüzel kişilerdir. Dolayısıyla, mağdur herkes olabilir; suçun işlenmesi için özel bir mağdur tanımı yapılmamıştır.

3. Suçun Konusu

Suçun konusu, hukuka uygun olarak kaydedilmiş, kanunlarda belirli bir süre sonunda silinmesi zorunlu tutulan kişisel verilerdir. Bu veriler, örneğin;

  • CMK hükümlerine göre suç soruşturması kapsamında toplanan biyolojik örnekler,
  • Adli sicil kayıtları,
  • İletişim ve dinleme kayıtları,
  • Diğer kişisel veri niteliğindeki bilgiler olabilir.

Hukuka aykırı şekilde kaydedilen veriler için ise TCK 135. madde uygulanır.

4. Hareket ve Sonuç

Failin, hukuka uygun olarak kaydedilmiş kişisel verileri, kanunların belirlediği süreler geçtikten sonra yok etmemesi suçun hareket unsurunu oluşturur. Bu ihmal, failin üzerine düşen yok etme yükümlülüğünü yerine getirmemesi anlamına gelir. Yok etme, verilerin sistemden geri dönüşü olmayacak biçimde tamamen kaldırılmasıdır.


V. Manevi Unsur

Bu suç genel kast ile işlenir; failin kişisel verileri yok etme yükümlülüğünü bilerek ve isteyerek yerine getirmemesi gerekir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir.


VI. Suçun Hukuka Aykırılık Unsuru

Bu suç için özel bir hukuka uygunluk nedeni yoktur. Ancak, kişisel verilerin silinmemesi işlemine ilişkin olarak;

  • Mağdurun rızası,
  • Yetkili merci tarafından verilen usulüne uygun karar,
  • Kanunların yerine getirilmesi durumları,

hukuka uygunluk nedeni olarak değerlendirilir ve suç oluşmaz.


VII. Suçun Ağırlaştırıcı Nedenleri

21/02/2014 tarih ve 6526 sayılı Kanun ile 138. maddeye eklenen 2. fıkra uyarınca;

  • Eğer yok edilmeyen kişisel veri, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) hükümlerine göre ortadan kaldırılması gereken veri ise, ceza bir kat artırılır.

Bu düzenleme ile CMK kapsamında toplanan ve yok edilmesi zorunlu olan verilerin daha etkin korunması amaçlanmıştır.


VIII. Suçun Özel Görünüş Şekilleri

1. Teşebbüs

Suçun tamamlanması için verilerin süresinde yok edilmemesi yeterlidir; mağdurun zarar görmesi şart değildir. Bu nedenle, suç teşebbüse elverişli değildir.

2. İştirak

Suçu ancak verileri yok etmekle yükümlü olan kişiler işleyebilir. Diğerleri azmettiren veya yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulabilir.

3. İçtima ve Ayrım

  • Aynı kişisel verinin uzun süre silinmemesi tek suç,
  • Farklı kişilerin verilerinin yok edilmemesi halinde zincirleme suç hükümleri uygulanır.
  • Verilerin yok edilmemesiyle birlikte verilmesi ya da yayılması durumunda, TCK 136 ve 138. maddeleri arasında gerçek içtima hükümleri uygulanır.

IX. Cezai Yaptırımlar

  • 06/03/2014 tarihinden önce işlenen suçlarda: 6 aydan 1 yıla kadar hapis,
  • 06/03/2014 tarihinden sonra işlenen suçlarda: 1 yıldan 2 yıla kadar hapis cezası verilir.

CMK kapsamında yok edilmesi gereken verilerin silinmemesi halinde ceza bir kat artırılır. Hapis cezası durumunda TCK’nın 53/1 maddesi uyarınca hak yoksunlukları uygulanır. Kamu görevlisi tarafından işlenmesi halinde ayrıca kamu görevinden men cezası da verilebilir (TCK 53/5).


X. Soruşturma ve Yargılama Usulü

  • Suç, şikayete bağlı olmayıp re’sen soruşturulur ve kovuşturulur.
  • Kamu görevlisinin işlediği hallerde, 4483 sayılı Yasaya göre soruşturma izni alınması gerekir.
  • Yetkili mahkeme Sulh Ceza Mahkemesidir.

XI. Sonuç ve Değerlendirme

TCK 138. madde, hukuka uygun olarak kaydedilen kişisel verilerin belirlenen süreler içinde silinmemesi durumunda ortaya çıkan suçları düzenleyerek, kişisel verilerin korunmasına yönelik önemli bir güvence oluşturur. Kişisel verilerin silinmemesi suçu, özel nitelikte bir ihmal suçu olup, korunan hukuki yarar olan özel hayatın gizliliğini ihlal eder.

Bu nedenle, veri sorumlularının ilgili mevzuat kapsamında silme yükümlülüklerine titizlikle uymaları, ihmal suretiyle suç işlenmesinin önlenmesi açısından önemlidir.



[1] 21/2/2014 tarihli ve 6526 sayılı kanunun 5 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “altı aydan bir yıla kadar hapis” ibaresi “bir yıldan iki yıla kadar hapis” şeklinde değiştirilmiştir.

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.

KVKK AYDINLATMA METNİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir