
Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi[1]
Madde 113- (Değişik: 2/3/2014-6529/13 md.)
(1) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;
a) Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
b) Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına,
engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) (Ek:12/5/2022-7406/7 md.) Suçun konusunun sağlık hizmeti olması hâlinde, verilecek ceza altıda biri oranına kadar artırılır.
GEREKÇE:
Madde metninde kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi suç olarak tanımlanmıştır.
6529 sayılı Kanun GEREKÇESİ:
Madde 13– Madde ile, Türk Ceza Kanununun 113 üncü maddesi, başlığı ile birlikte değiştirilmektedir.
Kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetinin engellenmesinin müstakil bir suç olarak tanımlanmasındaki asıl sebep, bu faaliyetlerin kişiler bakımından kamu hizmeti niteliği taşımasıdır. Bu nedenle, madde başlığında yapılan değişiklikle, kişilerin kamu hizmetlerinden yararlanma hakkına vurgu yapılmıştır.
Maddenin (a) bendinde, bir kamu faaliyetinin genel olarak engellenmesi, suç olarak tanımlanmıştır.
Bir kamu faaliyetinin genel olarak engellenmesi, aynı zamanda kişilerin bir kamu hizmetinden yararlanmasını engellemek sonucunu doğurmaktadır. Bir kamu faaliyetinin genel olarak engellenmesi, birden çok kişinin bu hizmetten yararlanması açısından etki doğurduğu için, söz konusu suçu oluşturan ilk seçimlik hareket olarak belirlenmiştir.
Maddenin (b) bendinde ise, kişilerin kamu kurumlarında, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak özel hukuk kişileri eliyle sunulan hizmetlerden yararlanmasının engellenmesi, suç olarak tanımlanmıştır. Söz konusu suçun oluşabilmesi için, özel hukuk gerçek veya tüzel kişileri eliyle verilen kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında kamu makamlarının verdiği iznin kötüye kullanılmaması, verilen iznin koşullarına uygun olarak bu hizmetin yürütülmesi gerekir. Keza bir kişinin kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları marifetiyle verilen hizmetlerden yararlanmasının engellenmesi de söz konusu suçu oluşturacaktır.
Bu fıkra kapsamında söz konusu suçun oluşabilmesi için, verilen kamu hizmetinden kişinin yararlanma hakkının olması gerekir. Diğer bir deyişle, kişinin bu hizmetten yararlanmak için gerekli koşulları taşıması zorunludur.
Bu madde kapsamında tanımlanan suçun oluşması açısından, söz konusu seçimlik hareketler, kişilere karşı cebir veya tehdit kullanarak gerçekleştirilebileceği gibi, örneğin bu hizmetlerin verildiği bina ve tesislere ilişkin kapıların kişilerin giriş ve çıkışını engelleyecek şekilde kilitlenmesi suretiyle de gerçekleştirilebilir. Bu nedenle, madde metninde “cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla” ifadesine yer verilmiştir.
Maddede yapılan değişiklikle, ayrıca suçun cezası artırılmıştır.
AÇIKLAMALAR
Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu (TCK m.113): Ceza Hukuku ve İnsan Hakları Perspektifinden Bir Değerlendirme
I. Giriş
Kamu hizmetlerine erişim, anayasal ve evrensel düzeyde temel bir hak olarak kabul edilmektedir. Bu hak, özellikle sosyal devlet ilkesinin bir yansıması olup vatandaşların eğitim, sağlık, güvenlik, sosyal yardım gibi hizmetlerden eşit biçimde yararlanmasını garanti altına alır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 10. ve 56. maddeleri uyarınca kamu hizmetlerinde ayrımcılık yapılamayacağı ve sağlık hizmetlerinden eşit yararlanma hakkının güvence altına alındığı açıktır. Bu çerçevede, Türk Ceza Kanunu’nun 113. maddesi, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının cebir, tehdit veya diğer hukuka aykırı yollarla engellenmesini suç olarak düzenlemiş ve bu koruma alanını ceza hukuku güvencesi altına almıştır.
Bu makalede, TCK m.113’ün amacı, unsurları, uygulama alanı, sağlık hizmeti bakımından özel artırımlı hali, karşılaştırmalı hukuk perspektifi ve Yargıtay içtihatları ışığında kapsamlı bir analiz yapılacaktır.
II. Yasal Düzenleme
A. Kanun Maddesi
TCK m.113 şu şekilde düzenlenmiştir:
“Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;
a) Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
b) Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına,
engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Suçun konusunun sağlık hizmeti olması hâlinde, verilecek ceza altıda biri oranına kadar artırılır.”
B. Suçun Koruduğu Hukuki Değer
Bu suçla korunan temel hukuki yarar; kamu hizmetlerinin etkin, kesintisiz ve eşit biçimde sunulmasıdır. Aynı zamanda bireyin kamu hizmetlerinden eşit yararlanma hakkı, kamu düzeni ve kamu güvenliği de bu suçla teminat altına alınmaktadır (Centel & Zafer, 2024, s. 415).
III. Suçun Unsurları
A. Fail ve Mağdur
Suçun faili herkes olabilir. Suç özgü bir suç değildir; kamu görevlisi de fail olabilir. Mağdur ise kamu hizmetinden yararlanması engellenen kişidir. Mağdur sayısı birden fazla olabilir; örneğin bir topluluğun sağlık hizmetine ulaşmasının engellenmesi halinde zincirleme suç hükümleri gündeme gelebilir (Artuk et al., 2022, s. 685).
B. Fiil Unsuru
Maddede üç temel hukuka aykırı davranış sayılmıştır:
- Cebir kullanılması
- Tehditte bulunulması
- Hukuka aykırı başka bir davranış
Bu unsurlar kullanılarak kamu faaliyeti ya da hizmetten yararlanma engellenmiş olmalıdır. Bu durum örneğin; sağlık çalışanının tehdit edilerek hizmet vermesinin engellenmesi, bir öğrencinin cebirle okula alınmaması veya bir kamu hizmet binasına izinsiz şekilde engel konulması gibi durumlarda oluşabilir.
C. Netice ve Nedensellik
Suçun oluşması için kamu hizmetine erişimin fiilen engellenmiş olması gerekir. Bu engelleme tehditle dahi sağlanabilir. Suçun tamamlanması, kamu faaliyetinin veya hizmetin engellenmiş olmasıyla gerçekleşir; teşebbüs de mümkündür.
IV. Suçun Nitelikli Hali: Sağlık Hizmeti
7406 sayılı Kanun ile 2022 yılında yapılan değişiklikle, sağlık hizmetine yönelik engellemeler özel olarak düzenlenmiştir. Sağlık hizmetinin engellenmesi halinde cezanın altıda bir oranında artırılacağı hüküm altına alınmıştır. Bu düzenleme, sağlık hizmetine erişimin temel bir insan hakkı olmasının yanı sıra pandemi ve benzeri kriz dönemlerinde artan saldırılara karşı caydırıcı bir önlem olarak değerlendirilmiştir (Şen, 2023, s. 92).
V. Yargıtay Uygulaması
Yargıtay, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçunu genellikle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit veya kamu görevlisine karşı görevini yaptırmama suçlarıyla birlikte değerlendirmektedir.
VI. Karşılaştırmalı Hukuk
Birçok ülkede kamu hizmetlerine müdahale bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmemiş olsa da, dolaylı biçimde cezalandırılmaktadır. Örneğin:
- Almanya Ceza Kanunu’nda (§ 240 StGB), zorla hizmete müdahale “Zwang” (zorlama) kapsamında değerlendirilir.
- Fransa Ceza Kanunu’nda (Code pénal), kamu hizmetinin kesintiye uğratılması çoğu zaman “entrave à l’exercice d’une fonction publique” (kamu görevine müdahale) suçu kapsamında ele alınmaktadır.
Bu bağlamda, Türkiye’deki düzenlemenin özerk bir suç tipi oluşturması, kamu hizmetlerine erişimin anayasal değerine verdiği önemi ortaya koymaktadır.
VII. Suçun Diğer Suçlarla İlişkisi
TCK m.113 hükmü, bazı suçlarla birlikte değerlendirilebilir:
- Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (m.109)
- Tehdit (m.106)
- Görevi yaptırmamak için direnme (m.265)
- Kamu görevlisine hakaret (m.125/3)
Bu suçlarla içtima veya fikri içtima ilişkisi doğabilir.
VIII. Sonuç ve Değerlendirme
TCK m.113, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının korunması bakımından önem arz etmektedir. Özellikle sağlık hizmetlerine ulaşımın engellenmesi, hem bireyin hem toplumun sağlığını riske atmaktadır. Suçun temel ve nitelikli şekilleriyle detaylı biçimde düzenlenmiş olması, kanun koyucunun bu konuda duyarlılığını göstermektedir. Ancak uygulamada bu suçun yeterince görünür olmadığı, birçok eylemin başka suç tipleriyle değerlendirildiği gözlenmektedir. Uygulayıcıların bu suçu bağımsız biçimde ele alması, kamu hizmetine erişim hakkının güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır.
[1] 2/3/2014 tarihli ve 6529 sayılı Kanunun 13 üncü maddesiyle bu madde başlığı “Kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi” iken, metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.