
Sanığın Kovuşturma Aşamasındaki Savunması ile Soruşturma Aşamasındaki İfadesi Arasındaki Çelişki: Hukuki Değerlendirme ve Uygulama
Özet
Ceza muhakemesinde, şüpheli veya sanığın soruşturma aşamasında verdiği ifade ile kovuşturma aşamasındaki savunması arasında çelişki bulunması sıkça karşılaşılan hukuki sorunlardan biridir. Bu durum, hem cezanın belirlenmesinde hem de delillerin değerlendirilmesinde kritik öneme sahiptir. Makalede, CMK’nın 148/4 ve 213. maddeleri çerçevesinde, aralarında çelişki bulunan ifadelerin nasıl ele alınması gerektiği, şüpheli/sanık ve suçtan zarar görenlerin hak ve yükümlülükleri detaylı olarak açıklanmaktadır. Ayrıca, konunun doğru yönetilebilmesi için ceza hukuku alanında uzman avukat desteğinin önemi vurgulanmaktadır.
Anahtar Kelimeler: ceza muhakemesi, soruşturma aşaması, kovuşturma aşaması, ifade çelişkisi, CMK 148/4, CMK 213, müdafi, delil değerlendirmesi.
1. Giriş
Ceza muhakemesi sürecinde şüpheli veya sanığın verdiği ifadeler, delillerin değerlendirilmesi açısından belirleyici bir rol oynar. Ancak soruşturma aşamasında kolluk tarafından alınan ifadeler ile kovuşturma aşamasında mahkeme huzurunda yapılan savunmalar arasında çelişki ortaya çıkabilir. Bu çelişki, yargılama sürecinde delillerin nasıl kullanılacağını belirleyen temel düzenlemeler olan CMK 148/4 ve 213. maddeleri ile çözüme kavuşturulmaktadır.
2. Mevzuat Çerçevesi
2.1. CMK 148/4
“Müdafi hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hâkim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz.”
Bu hüküm, müdafii bulunmayan bir şüphelinin veya sanığın kollukta verdiği ifadenin tek başına hükme esas alınamayacağını açıkça belirtmektedir. Amaç, savunma hakkının korunması ve baskı altında alınan ifadelerin hükme esas olmasını engellemektir.
2.2. CMK 213
“Aralarında çelişki bulunması halinde; sanığın, hâkim veya mahkeme huzurunda yaptığı açıklamalar ile Cumhuriyet savcısı tarafından alınan veya müdafiinin hazır bulunduğu kolluk ifadesine ilişkin tutanaklar duruşmada okunabilir.”
Bu düzenleme, çelişki durumunda kolluk ifadelerinin sadece müdafii hazır bulunduğunda veya mahkeme huzurunda doğrulandığında kullanılabileceğini belirtmektedir.
3. İfade Çelişkisi Durumunda Uygulama
Aralarında çelişki bulunan ifadeler söz konusu olduğunda, yargılamada izlenecek temel adımlar şunlardır:
- Müdafiinin varlığı kontrol edilir: Kollukta alınan ifade, müdafii hazır olmadan alınmışsa ve sanık mahkeme huzurunda bu ifadeyi doğrulamıyorsa, bu ifade hükme esas alınamaz.
- Duruşmada okuma: Sadece müdafi hazır bulunduğu kolluk ifadeleri veya sanığın mahkeme huzurunda yaptığı doğrulamalar duruşmada okunabilir.
- Delil değeri değerlendirmesi: Sanığın mahkeme huzurundaki savunması, kollukta verilen ifade ile çelişiyorsa, mahkeme çelişkiyi göz önünde bulundurarak delil değerini belirler.
CMK’nın 148/4. maddesinde yer alan “Müdafi hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hâkim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz” ve aynı yasanın 213. maddesinde yer alan “Aralarında çelişki bulunması halinde; sanığın, hâkim veya mahkeme huzurunda yaptığı açıklamalar ile Cumhuriyet savcısı tarafından alınan veya müdafiinin hazır bulunduğu kolluk ifadesine ilişkin tutanaklar duruşmada okunabilir.” şeklindeki yasal düzenlemelere göre; aralarında çelişki bulunması halinde, ancak müdafiinin hazır bulunduğu kolluk ifadesine ilişkin tutanakların duruşmada okunabileceği gözetilerek, sanığın müdafii hazır bulunmaksızın verdiği kolluk ifadesinin aksine sorgusunda, suçlamaları kabul etmemesi karşısında; soruşturma evresinde verdiği ifadesinin hükme esas alınmayacağı gözetilmelidir.
4. Taraf Bazlı Uygulama ve Yükümlülükler
4.1. Şüpheli ve Sanık
- Soruşturma ve kovuşturma aşamalarında ifade verirken haklarını bilmek önemlidir.
- Müdafii olmadan ifade vermekten kaçınmalı; ifade öncesinde uzman ceza avukatı ile görüşmelidir.
- Kovuşturma aşamasında savunması ile kolluk ifadeleri arasında çelişki varsa, mahkeme huzurunda ifadeyi doğrulama veya açıklama yapma hakkına sahiptir.
4.2. Suçtan Zarar Gören / Mağdur / Müşteki
- Mağdur veya müşteki, ifadesi sırasında doğru ve eksiksiz bilgi vermelidir.
- Haklarını bilmek ve gerekli durumlarda vekil veya avukat desteği almak önemlidir.
- Delillerin eksiksiz ve yasal prosedüre uygun şekilde sunulması için, ifadelerinin duruşmada doğrulanması gereklidir.
5. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
S: Kolluk ifadesinde verilen beyan mahkemede geçerli midir?
C: Müdafi hazır olmadığında ve sanık ifadesini mahkeme huzurunda doğrulamadığında geçerli değildir.
S: İfade çelişkisi durumunda hangi deliller kullanılabilir?
C: Sadece müdafi hazır bulunduğu kolluk ifadeleri ve sanığın mahkeme huzurundaki doğrulanan ifadeleri delil olarak kullanılabilir.
S: Sanık kollukta suçlamayı kabul etmiş, mahkemede reddetmişse ne olur?
C: Müdafii yoksa ve mahkeme huzurunda doğrulamazsa, kolluk ifadesi hükme esas alınamaz.
6. Hukuki Değerlendirme ve Uygulama Önerileri
- İfade çelişkileri, delil değerinin belirlenmesinde kritik öneme sahiptir.
- Hem şüpheli/sanık hem de mağdur, uzman avukat desteği ile haklarını korumalıdır.
- Yargılama sürecinde, mahkeme hakkaniyete uygun delil değerlendirmesi yapmak zorundadır.
7. Sonuç
Soruşturma ve kovuşturma aşamasında ifadeler arasında çelişki olması halinde, CMK’nın 148/4 ve 213. maddeleri çerçevesinde müdafi varlığı ve mahkeme huzurunda doğrulama şartları gözetilmelidir. Bu süreçte, şüpheli/sanık ve mağdur haklarını korumak için alanında uzman ceza avukatından profesyonel destek almak hukuki güvenliği artırmaktadır.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.