
Yabancı devlet aleyhine asker toplama
Madde 306- (1) Türkiye Devletini savaş tehlikesi ile karşı karşıya bırakacak şekilde, yetkisiz olarak, yabancı bir devlete karşı asker toplayan veya diğer hasmane hareketlerde bulunan kimseye beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiil sonucu savaş meydana gelirse faile müebbet hapis cezası verilir.
(3) Fiil, sadece yabancı devletle siyasal ilişkileri bozacak veya Türkiye Devleti veya Türk vatandaşlarını misilleme tehlikesi ile karşı karşıya bırakacak nitelikte ise faile iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.
(4) Siyasal ilişki kesilir veya misilleme meydana gelirse üç yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(5) Bu maddede yer alan suçun kovuşturulması Adalet Bakanının iznine bağlıdır.
(6) Bu madde hükümleri, fiili savaş halinde ülke topraklarının tamamını veya bir kısmını işgal eden yabancı devlet kuvvetlerine karşı meşru müdafaa amaçlı direniş hareketleri hakkında uygulanmaz.
GEREKÇE:
Madde, Türkiye’yi savaş tehlikesiyle karşı karşıya bırakacak fiilleri önlemek ve böylece Türkiye bakımından dış barışı korumak amacını gütmekte ve barışa karşı işlenen özel bir suç meydana getirilmiş olmaktadır.
Birinci fıkrada yer alan birinci seçimlik hareket, Ülkede yabancı bir devlete karşı asker toplamaktır; diğeri ise, yabancı devlete karşı hasmane hareketlerde bulunmaktır.
Asker toplama fiilinin Türkiye Devletini savaş tehlikesiyle karşı karşıya bırakacak şekilde olması gerekir. Böyle bir tehlikenin bulunmadığı hâllerde suç oluşmaz. Söz gelimi Güney Amerika’daki bir ülkede muharip sıfatını almış bulunan ihtilalcilere yardım maksadıyla yabancı devlete karşı asker toplanılması hâlinde, Türkiye bakımından bir savaş tehlikesi ortaya çıkma yacağından, suçun oluştuğundan söz edilmeyeceği gibi, toplanan asker sayısının çok az olması hâlinde de suç oluşmayacaktır.
Suçun oluşabilmesi için, asker toplama hususunda Türkiye Hükûmetinin onamının bulunmaması gerekir.
İkinci ilâ dördüncü fıkralarda, asker toplama veya hasmane hareketlerde bulunma fiillerinin meydana getirebilecekleri neticelere göre faillere ayrı ayrı cezalar verileceği belirtilmiştir. Bu hâllerden birincisi asker toplama veya hasmane hareketler neticesinde savaşın meydana gelmesidir. İkinci hâl, suçun sadece maddî unsurunu oluşturan fiillerin siyasal ilişkileri bozacak veya Devleti veya Türk vatandaşlarını misillemelere karşı bırakacak nitelikte olmasıdır. Bu hâlde belirtilen biçimde bir tehlikenin ortaya çıkması yeterlidir. Üçüncü hâl ise, fiilen ilişkilerin kesilmesi veya misillemelerin gerçekleşmesidir.
Her üç hâlde de neticenin gerçekleşmesi yeterli olup failde sonuçlara yönelik bir kastın bulunması gerekmez.
Maddenin beşinci fıkrası ile, bu maddede yazılı suçların kovuşturulması Adalet Bakanının iznine bağlanmıştır.
Son fıkraya göre; bu madde hükümleri, fiili savaş hâlinde ülke topraklarının tamamını veya bir kısmını işgal eden yabancı devlet kuvvetlerine karşı meşru müdafaa amaçlı direniş hareketleri hakkında uygulanmayacaktır. Böylece, millî direniş hareketlerinin hukuka uygun olduğu, kanun metniyle vurgulanmış olmaktadır.
Maddenin 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU’ndaki karşılığı
Madde 128 – (Değişik: 11/6/1936 – 3038/1 md.)
Türkiye Devletini harp tehlikesine maruz kılacak şekilde Hükümetin tasvibi olmaksızın yabancı bir Devlet aleyhine asker toplıyan veya diğer hasmane hareketlerde bulunan kimse beş seneden on iki seneye kadar ağır hapis cezasile cezalandırılır. Eğer harp vukua gelirse müebbed ağır hapis cezasile cezalandırılır.
Hasmane hareketler, yalnız yabancı bir Hükümet ile münasebeti bozacak veya Türkiye Devletini veya Türk vatandaşlarını mukabele bilmisle maruz kılacak mahiyette ise verilecek ceza iki seneden sekiz seneye kadar ağır hapistir.
Siyasi münasebet münkati olur veya mukabele bilmisil vukua gelirse verilecek ceza üç seneden on seneye kadar ağır hapistir.
AÇIKLAMALAR
Yabancı Devlet Aleyhine Asker Toplama Suçu: TCK m.306
Özet
Türk Ceza Kanunu’nun 306. maddesi, Türkiye Devleti’nin güvenliğini ve uluslararası ilişkilerini korumayı amaçlayan hükümler içermektedir. Madde, yabancı devlet aleyhine yetkisiz asker toplama ve diğer hasmane eylemleri suç olarak düzenler. Bu makalede, suçun unsurları, yaptırımları, mağdur ve fail açısından hukuki süreçler ile uygulanacak savunma yolları detaylı biçimde ele alınmaktadır. Ayrıca alanında uzman ceza avukatının rolü ve hukuki danışmanlık önemi vurgulanmaktadır.
Anahtar kelimeler: yabancı devlet aleyhine asker toplama, TCK 306, ceza hukuku, Türkiye Devleti güvenliği, hukuki savunma.
I. Suçun Hukuki Niteliği ve Korunan Yarar
1. Korunan Hukuki Yarar
TCK m.306 ile korunan temel yarar, Türkiye Devleti’nin savaş güvenliği ve uluslararası siyasal ilişkileridir. Suç, hem devletin egemenliğini tehdit eden hem de Türk vatandaşlarının güvenliğini riske sokan eylemleri kapsamaktadır.
2. Suçun Türü
Madde 306, hem malum amaçlı (dolaylı) yarar sağlama hem de doğrudan hasmane hareketler şeklinde işlenebilecek bir kamu düzeni suçudur. Fiilin gerçekleşme biçimi ve sonuçları, cezanın alt ve üst sınırını belirler.
II. Suçun Unsurları
1. Maddi Unsurlar
- Asker toplama veya hasmane eylem: Yabancı bir devlete karşı yetkisiz olarak asker toplamak veya bu yönde hareketlerde bulunmak.
- Sonuç bağlantısı: Eylemin savaş çıkarması veya siyasal ilişkileri bozması halinde cezai yaptırım artar.
2. Manevi Unsurlar
- Kasıt: Failin, Türkiye Devleti’ni savaş tehlikesi ile karşı karşıya bırakma veya siyasal ilişkileri bozma niyeti.
- Özel kast: Eylemin savaşın veya misillemenin doğmasına yol açabileceğini bilerek hareket edilmesi.
III. Cezai Yaptırımlar
Fiil Sonucu | Cezai Karar |
Yetkisiz asker toplama veya hasmane hareket | 5–12 yıl hapis |
Fiil sonucu savaş çıkarsa | Müebbet hapis |
Sadece siyasal ilişki bozma veya misilleme tehlikesi | 2–8 yıl hapis |
Siyasal ilişki kesilirse veya misilleme gerçekleşirse | 3–10 yıl hapis |
Not: Suçun kovuşturulması Adalet Bakanı’nın iznine bağlıdır ve fiil, meşru müdafaa kapsamında yapılmışsa uygulanmaz (TCK m.306/5-6).
IV. Failin ve Mağdurun Hukuki Hak ve Yükümlülükleri
1. Suç isnat olunan kişi (Fail) açısından yapılması gerekenler:
- Derhal hukuki danışmanlık almak: Ceza avukatı ile iletişime geçilmesi, savunmanın hazırlanması açısından kritik öneme sahiptir.
- İfade hakkının korunması: Polis veya savcılık sorgusunda, avukat olmadan beyanda bulunmaktan kaçınmak.
- Delillerin toplanması: Masumiyet veya hafifletici sebepler için tüm belgelerin ve tanık ifadelerinin güvence altına alınması.
2. Mağdur / zarar gören kişi açısından yapılması gerekenler:
- Suç duyurusunda bulunmak: Yetkili adli makamlara başvuru.
- Delil toplama: Suçun varlığını kanıtlayacak belgeler, iletişim kayıtları ve görsel-işitsel delillerin muhafazası.
- Hukuki temsilci edinmek: Uzman ceza avukatı ile hareket etmek, hak kayıplarını önler ve tazminat taleplerinin doğru biçimde iletilmesini sağlar.
V. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru 1: TCK m.306 kapsamında fiilin savaş ilanı gerekliliği var mıdır?
Cevap: Hayır, fiilin savaş çıkarması cezayı artırır ancak suçun oluşması için savaşın gerçekleşmesi şart değildir; yeterli olan, yetkisiz asker toplama veya hasmane hareket yapmaktır.
Soru 2: Madde, meşru müdafaa durumlarını kapsar mı?
Cevap: Hayır. Ülke topraklarının işgaline karşı meşru müdafaa amaçlı direniş hareketleri bu madde kapsamında değerlendirilmez.
Soru 3: Kovuşturma için izin gerekli midir?
Cevap: Evet, suçun soruşturulması ve kovuşturulması Adalet Bakanı’nın iznine tabidir.
Soru 4: Ceza avukatı neden kritik öneme sahiptir?
Cevap: Hem fail hem de mağdur açısından hakların korunması, delil sunumu, süreç yönetimi ve savunma stratejilerinin belirlenmesi için uzman avukat desteği zorunludur.
VI. Sonuç
TCK m.306, Türkiye Devleti’nin güvenliğini tehdit eden fiilleri caydırıcı şekilde düzenler. Suçun niteliği, eylemin sonuçları ve failin kastı cezai yaptırımı doğrudan etkiler. Hem failin hem de mağdurun hukuki haklarını etkin biçimde kullanabilmesi için uzman ceza avukatı desteği kritik öneme sahiptir. Ayrıca, delillerin doğru şekilde toplanması ve korunması, süreç yönetiminde belirleyici rol oynar.

UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Necmettin İlhan’a ait olup, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak temin edilmektedir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere ncm.ilhan@gmail.com adresine gönderebilirler.